kimini sırtlayıp cennete taşımak istersin kimi ise gözünü kırpmadan, türlü işkencelerle öldürmek. 3 katlı apartmandan iki duyguyu da yaşatan insanlar var.
bazen abone gibi sürekli gelen teyzeler dışında komşuluk güzel birşey. gerçi eski komşuluklar yokmuş annem öyle söylüyor ama yine de başın sıkışınca kapısını çalabiliceğin birisinin olması iyi birşey.
bir adet limon istediğinde iki adet limon verendir.
evinde yeni bi tarif denediğinde sizinle de paylaşandır.
kek kokusu size de geldiğinde canınızın çekebileceğini düşünüp, bir tabak getirendir.
hasta olduğunuzda şansınıza evde kimse yoksa size bakandır.
zemin kattaki eczaneden sepetle ilaç isteyendir.
aynı zamanda misafirliğe gideceğinde iki çocuğunu birden size emanet edebilecek kadar güvenebilen, markete gittiğinizde bi de bana ekmek alıver yavrum diyebilen, bazen olayı abartıp "izlemediğiniz film var mı?" diye kapıya çıkagelendir.
neyleyim apartmanda karşılaştığında mahkeme suratıyla bi günaydını esirgeyen, apartmandan soğutan, dedikoduda nirvanaya ulaşıp duvara bardak dayayan komşuyu. bizim bildiğimiz ya da olduğunda güzel olan komşu sevecendir, sıcaktır. apartmandan ayrıldığında bile unutmadığındır iyi insanlardır işin özü.
nefret edilesi insanlardır. günümüzde eskisi gibi ne bir samimiyet ne bir hoş görü olmadığından çekilmez yaratıklar olmuşlardır. eğer yeni evli bir komşunuz varsa ki ve henüz bekarsanız üstüne üstlük öğrenciyseniz porno dinletisine ortak olursunuz.
çocuğu olan nerden geldiği belli olmayan evden her çıktığımda bağrışmaların olduğu kapanın karşısındaki topluluk ama bazen işe yararlar haklarını yememek gerek.
söz konusu komşu komşunun külüne muhtaçtır atasözünü çok yanlış anlayıp üst kattan sigara külünü savuran insan ise gecenin bir vakti kavga edilebilecek kişi.