insanın çok derinden sarsan vak'a. tam böyle çerezi, cipsi, birayı alıp çekyata uzanıyorsun, yastığı falan düzeltiyorsun. sonra kanal değiştirmek için kumandayı arıyorsun ama o da ne? ta ebesinin nikahında kumanda. diğer çekyatta ya da televizyonun yanında. çok sıkıntılı bir süreç.
her şey tamam artık koltuğa kurulayım, hiçbir güç beni şuradan kaldıramaz oh be dersiniz. tam o anda bir ışık olur, şimşekler çakar. kumandayı elinize almadığınızı fark edersiniz. hafiften gözleriniz kararır, içinizde bir burukluk olur. bir nesne -terlik, sinek öldüreceği, plastik şişe vs- yardımıyla ulaşmaya çalışırsınız, resmen maymuna dönersiniz. yenilgiyi kabullenip kalkıp almak lazımdır efendim. evet hayat bu kadar şey olabilir bazen, ehm kötü.
Puff.. dedirten farkındalık.
O koltuktan kalkmamak için bir mucize olmasını istediğimiz anda aniden
(verilmiş sadakanız varmış ) bir mucize olur ... Baba, baba....
Ekleme; aslında mucize ile alakası yokdur., bu tümüyle sizin eseriniz..