mümkünse yasaklansın, haplanmış manyaklar gibi tepinmenin adını dans koyan zihniyeti sikeyim. ayrıca böyle bir halk oyunu olmaz, bu oyunun ait olduğu halktan değilim.
flash tv'yi ne zaman açsanız denk gelmeniz kuvvetle muhtemel titreme oyunu. sanırım, flash tv'nin resmi eğlencesi ve oyunu. bir gün içinde 8-9 saat kolbastı oynayan insanları tv'lerinde göstermeseler kendi kendilerini yok edip ebediyete göçüp gidecek sanki bezemengler.
sabah ece erken'in sunduğu mavi şeker adlı programda*don-bastı olarak görüp iyice tiskinip, kustuğum dans bilmem neyi.
müzik çalıyo, birden durduruyolar, herkes yerinde kal...*
üff entry'yi yazarken bile sıkıldım.
şundan dört yıl öncesine kadar izlemekten keyif aldığım, kendine has bir felsefeye ve duruşa sahip, şimdilerde ise açtığım her tv şovunda insanı tiksindirircesine defalarca çalınan ve oynanan, felsefesini yitirmiş, gençlerin çılgınca kurslarına katıldığı, karadenizliler'in de bu durumdan rahatsız olduğunu düşündüğüm, ama tv'de izlediğim hiçbir dansçının oyunu oynayamadığını bildiğim, olağanüstü dans
ilk görüşte güzel görünen hatta üç beş kere daha izleyince göze çok güzel gelen ama aylarca nereye baksan kolbastı oynayan birilerini görünce insanı delirten dans.
müzik aletinden çıkan sesin ne olduğunu umursamaksızın kolu bacağı ve kafası ayrı yönlere sallanan insanların yaptığı eylemdir. bugün modadır. yakında geçer.
biz zamanında, internetin ilk dönemlerinde ve youtube hala açıkken (acıtasyon yapıyorum, çatır çatır giriyoruz yoksa youtube a) insanların kaydettikleri düğün vidyolarında görüp; "muhahaha lan manyaklara bak nasıl da oynuyorlar" dediğimiz insanların yaptığını 30 yaşıma çok az kala öğrendiğim oyun.
meğer o ruh hastası gibi yapılan figürler; ortaya deli alıp oynatan halkın sadistliği değil, kolbastıymış.
trabzon oyunu, yok yok faroz'a özgü, yok yok asıl samsun'a özgü, ne samsun'u lan artvin vs. şeklinde karadenizli'leri birbirine düşüren, hepsinin sahiplenmek için sıraya girdiği ama yüzde 90 ankara havası ile oynanan oyun. lan ne adamsınız be...