tüm karadeniz'e mal edilir ama ordu'dan ilerisinde bunca yıllık karadenizli olarak hiç görmemişimdir, zaten trabzon kolbastı olarak geçer. tarihi bir dayanağı da yoktur aslında, yani 90 sonrası çıkmış 2000 sonrası popüler olmuştur. gerçekçi olursak nasıl bilinmez ama klasik karanediz horonuyla ankara misket ve biraz da yerel trabzon oyunlarıyla oluşmuştur.
bilinenin aksine; "kanadı kırık bi kuşun son çırpınışlarının dansı" değil, bundan 70 yıl öncesine ait, trabzonun bi köyünde yaşayan "biri ayağı sakat biri de deli olan iki adamın kavgası"nın dansıdır. gerçek adı trabzon kolbastıdır. izlerken insana "ulan keşke trabzonlu olsaydım da ben de böyle oynayabilseydim" lan dedirtir.
gelin- damat hangi tarafın karadenizli olduğu önemli değildir bu görsel şöleni izlemek için.
çiftetelliler, misketler oynanır, roman havasında çıldırılır, horonlar tepelir ama ne zaman ki;
" penceredennnn aaaattt beni, pencereden att beni in aaşşaaa kız tut beni, in aşaa kız tut beni " ( dere boyu kavaklar dere boyu kavaklar açtı yeşil yapraklar melodisiyle söyle süper oluyor.. ehe) sözü duyuldu mu bi yerlerden pistte oynayan herkes oturanlarda görsün diye bu oyunu, oynayanları çember içine alıp yere çömelirler. çığlıklar, alkışlarla gaza gelen ve bu oyunun hakkını veren iki cengaver kıçından ter çıkana kadar oynar.
anlatılmaz yaşanır.
9-10 yaşında oynanırken daha bi serbest salınım yapılıyor zahar... buyrun efendim;
ARAFiLi FAROZLii ARAFiLi FAROZLi
MAHALLENüN MASTiSi MAHALLENüN MASTiSi
OYNAYALIM UşAKLAR
OYNAYALIM UşAKLAR
TRABZON KOL BASTisiii
tRABZON KOL BASTISI
ÜçtÜR BEşDiR... KIZLAR HOştUR
DüNYA BOştUR....
HAYDAAA bu ne la?
seneler sonra editi: oğlum sıçtınız lan oyunun içine. kimse bilmezken gizli saklı bi oyunken eğlenceliydi izlemesi. şimdi azap yeminle...
karadeniz'in değil trabzon'un oyunudur. hatta faroz'un oyunudur. samsun kolbastısı falan diye bir saçmalık yoktur.
oynanışı insanlara genelde çok zor gelir ve herkes oynayamaz. zaten kolbastı oyununu oynayan kimse bu oyunu öğrenmemiştir. doğuştan gelen bir özelliktir. kolbastı şarkısı duyulduğunda önce omuzlar sonra ayaklar itibariyle oynanmaya başlanır. zaten trabzonlu olan biri, bu şarkıyı duyduğu anda cenazede bile olsa yerinde duramaz. dediğim gibi kanında vardır.
hatta deneyin. trabzonlu bir arkadaşınız varsa takip edin. çok efkarlı ya da üzüntülü ya da buna benzer bir durumu olduğunu gördüğünüz bir zamanda, açın 3.2 megapiksel video oynatıcılı telefonunuzdan bir kolbastı şarkısı ve test edin. ben garanti ediyorum. en fazla 30 saniye dayanabilecektir. ondan sonra aniden kalkıp "ninnirininininnini ninnirininininnini" diyerekten başlayacaktır oynamaya.
not: şarkı bitmeden sakın dansını ya da şarkıyı kesmeyin. yan etki yapar, sonuçlar ağır olabilir.
ne idüğü belirsin uydurma bir oyundur. genellikle trabzon civarında ya da alamanya'da yaşayan trabzonlular sayesinde münih, berlin gibi kentlerde türk mahallelerinde konuşlanmış rutubetli izbe düğün salonlarında icra edilir.
kolbastı şarkısı diye birşey de yoktur, varsa da kimsenin o şarkıyı taktığı yoktur. trabzon oyunu diye şişirilmesine karşın şimdiye kadar izlediğim onlarca kolbastı hep ankara havasında oynandı. en son trt karadeniz oyunlarında bile kolbastı gösterisi ankara havası eşliğinde yapıldı. bunun yanında çeşitli pop şarkıları, almanca hip hop parçalar gibi alakasız müzikler eşliğinde de tepinilerek icra edildiği görülmektedir. karşılıklı oynayan iki kişi genellikle kafasına göre takılır ve aralarında pek de bir uyum yoktur. dahası üstüste izlenecek 10 kolbastının da oldukça farklı oynandığını görmek olasıdır çünkü tam bir kalıbı, kuralı falan da yoktur. bu sebeple zor olduğunu iddia etmek yersizdir, zira herkes kendi kafasına göre oynamaktadır. tam anlamıyla bir oyun olarak nitelendirmek bile saçmadır...
oynayamayanların ya da kültür nedir bilmeyenlerin, en açıklayıcı olarak: özentileşmiş bazı çevrelerin anlayamayacağı oyun. onlara ver metallica tişörtü, kollarına bantları, gidip headbang yapsınlar konserde.
iron maiden'ı, lez zeppelin'i, judas priest'i bilmeyip de metallica diye götünü yırtan zihniyetin, kolbastının yerini anlamasını beklemekle biz hata etmiş oluruz zaten.
edit: led zeppelin. ozz le grande düzeltme için teşekkürler.
sağdan soldan duyduğu grup isimlerini hakkında bir fikir edinmişcesine sıralayanların "kültür" olarak açıkladığı sokak oyunu. faroz kırsalının tepintisini judas priest ile açıklamaya çalışan özenti çocuklara yakışacak bir "şey"dir muhtemelen.
headbang nedir acaba? bu faroz esintisi koskoca led zeppelin'i de lez zeppelin yapacak yüce ilim irfana sahip ediyor insanı herhal...
kişiselleştirilemeyecek kadar güzel ve aslında özel olan bir oyundur kolbastı.
oynayanların müziğini duydukça kendinden geçtiği bir oyundur kolbastı.
güzelliklerin hiç bozulmadığı bir yerin oyunudur kolbastı.
hoyratça ve zalimce görünse de en temiz duyguların dansıdır kolbastı.
(ayrıca iron maiden, lez ay yani pardon lez zeppelin-yalnız oha yani yine yalnış yazmışım niye orta parmağımla "e" yi tuşladıktan sonra serçe parmağım "z" ye gidiyor anlamış değilim. lan yoksa süper solo attığımla mı alakalı[dikkat burda mübalağa var]- led zeppelin ve judas priest'i metallica'yla kıyaslayış şeklime bakın ey heavy metal hayranları.)
entrynin başında olması gereken edit: efenim cevabımızı verir vermez entrynin silinmiş olduğunu gördük. madem öyle oldu biz de silelim sıkıntı yaratmayalım dedik. ancak baktık ki geri dön geri dön ne olur geri dön olmuş entry. dolayısıyla biz de bek tu dı füçur olduk icabında. *
bulan ilk kişiyi deli diye hastaneye yatırmışlardır büyük olasılıkla deliler çoğaldıkça ve önlem alınamayınca senkronize bir dans halini almış bu yıllara kadar gelmiştir.
isteyenin istediği kadar kendinden geçebileceği, gaza gelip coşabileceği oyunudur. ancak bu saçmalamaya sebep olan gaz; mevzubahis oyunun bir kültür, bir folklör, bir ekol olduğunu göstermez.
yok çayırlarda hoyratça tepinilen temiz duyguların oyunuymuş bilmem ne haltmış. ulan dandik bir düğün salonunda hiç bir meziyeti olmayan 3-4 kişinin sırayla dizilip, hiç bir senkron, hiç bir uyumluluk olmadan sapıtması kültürse yerim sizin kültürünüzü.
yok sadece trabzona aitmiş, farozun oyunuymuş. farozun oyunuysa kendi müziğinizle oynayın koçlar, nedir bu ankara havası ezikliği? dayan ankaralı namık'ın şarkılarını, ortada rastgele dön dolaş sonra da "kültür bu" diye youtube'da ağlana ağlana millete satmaya kalk!
sinan yılmaz'ın söyleyip ktü ekibinin oynadığı versiyonunu izlemesi gayet güzel.insanı gaza getiren bilmememe rağmen kalkıp oynamaya teşvik eden bir havası var.ktü kolbastı ekibi beyaz şova da çıkmıştı.gerçekten gayet güzel oynuyorlar.özellikle bayan arkadaşlar mükemmel.trabzona gidip kendilerinden öğrenesim var o derece.
iticilik seviyesinin nirvanaya ulaştığı bir dans çeşididir kolbastı.
hele son günlerde heryerde görüyorum, herkesi etkisi altına almış, daynamıyorum izlemeye. dans diye yutturuyorlar bir de insanlara. allahım kurtar beni.
acilen dünyaya açılmasını dilediğim halk oyunu! insanda manyak bi şekilde oynama isteği uyandıran; yarı rap, yarı misket, biraz tekno, biraz taverna müziği karışımı yöresel oyun. rivayete göre, kanadı kırık bir güvercinin yerde çırpınmasından, başka bir rivayete göre de iki delinin kavgasından esinlenilmiştir.
yaşımın basketbola tutmaması nedeniyle beden dersi hocamın beni zorla voleybol takımına alması üzerine, voleybol maçlarının yapıldığı salonda tanıştığım bir sanat eseridir.
alkış sesine bile senkronize olup göbek atan kızları coşturan, bu yüzdendir ki izlemesi son derece ilginç ve keyifli olan, farklı deneyimler elde etmek isteyen arkadaşlara oynayanları izlemelerini şiddetle tavsiye ettiğim bir müziktir.
şu sıralar anlamsız bir şekilde moda olmuş oyundur. hayır yöresel , yıllardır var ama neden şimdi televizyonda hangi kanalı açsam karşıma çıkıyor anlamış değilim.
seyri doyumsuz iki farklı figüre sahip (sadece ikisini biliyorum başka varsa da ben görmedim)hareketli süper yorucu eğlenceli bir karedeniz oyunu... izlemeyenlere acil tavsiye iyi oynayan birinden izlesinler...