6 yıldır içmiyorum. Hiç de eksikliğini çekmedim. Sadece kola değil her türlü gazlı içeceği hayatımdan çıkardım. Meyveli soda da içmiyorum. Hatta uzun süredir hazır meyve suyu bile içmiyorum.
yaklaşık 2 yıldır başarı ile sürdürdüğüm olay. aslında o kadar zor bir şey ki, bu zıtlığa başladığınızdan itibaren karşılaşırsınız. bir misafirliğe gidersiniz, bir pikniğe gidersiniz, kola, fanta veya sprite dolu bardak elinize tutuşturulur.
- al iç!
+ ben kullanmıyorum.
- ne?!?
+ içmiyorum abi ben bunlardan
- eeh ne cinssin be, bok iç...
gibi tepkilere hep denk gelirsiniz. ama yıllardır süregelen reflüden kurtuldum, kendimi gerçekten daha iyi hissediyorum, kilo da verdim ve hiç de aramıyorum.
tercih meselesidir. ya da " vay enayi neler kaçırdığını bilmiyor " dur. siz karar verin. ya da yararlı bir eylemdir, sağlıklı yaşa uzun yaşa psikolojisidir.
bunu yapan bunu da yapar
(bkz: asitli içecek içmemek)
tamamiyle akıllı bir davranıştır. Markası adı ne olursa olsun "kola" sınıfındaki bütün mamüllerde şeker oranı tatlıdaki şeker konantrasyonunu geçmeyecek derecededir.
(bkz: diyabet olma nedenleri)
içenler tarafından dışlanmamızı sağlayan durum. kolanın tadını dahi bilmeyen biri olarak kabarcıkları ve fışkırması bile tiksinmeme yetmiştir. fakat yıllar boyu bu huyum çevremdekiler tarafından hor görüle gelmiştir.
- aaa nasıl ya, yaşama sen ya kola içmiyor musun!
+ ahaha kola içilmez mi ya, ot musun sen?
++ alla halla içmiyorum kardeşim zorlamı? sen içtin de noldu hala 1,50 sin hıh.