askerlik yapmaktan aciz oğlu olan basbakana basbakanım diye yalakalanan insanlardan daha cok savasacak olmalarıdır. din kisvesi altında her haltı yiyen bayanlara oranla cok daha müslüman, askere gitmeyenlere oranla çok daha mücahit kişilerdir.
çirkin bir ruhun bedevi yaşamından alıp anadolu kadınına yamamaya çalıştığı zihin bulantısı. bunların başı türbanlı olsa da götü başı kamuya açık olduğundan cumhuriyet kadınlarını da öyle sanıyorlar.*
"cumhuriyet kadınlarının cephede savasması": cumhuriyetin fazileti üstüne sinmiş, başını nerede açıp nerede kapatacağını bilen, başı açık da olsa kapalı da olsa mahremini herdem kapatan, anadolu kadını kimliğine uygun bir kıyafet; vakar ve haysiyet içinde onurlu bir dünya görüşüne sahip olan, vücudu; aklı; vicdanı ve ruhu uyum içinde yaşamda soluklanan aslan gibi kadınlarımızın cephede yurt savunması için ellerinden geleni yapmasıdır.
bu memleketin geçmişinde kendilerine ihtiyaç olduğunda kadın başlarına binbir fedakarlıkla mehmetçik'e her türlü hizmette bulunmuş insanlardır onlar. kimlik ve ruh sahibidirler. atalarının kültür dokusuna ilmek atanlardır, ki hürmet bizdendir.
bir kesimin çok şikayet ettiği konu yani yalnız dış görünüş kullanılarak bulunmuş talihsiz bir başlık. cephede başarılı olabilmek için illa ki başka türlü mü olmak gerekiyor hem de nedir bu önyargı cumhuriyet mitinglerine katılan her kadın konken mi oynuyor, bunu söylemek ne kadar doğru.
tabi ki kokoş denilen o kadınlar türk kadını oldukları için savaşmaları beklenen durumdur. ezcümle tanım yapmak gerekirse "normaldir". türk kadını cephede erkek ile birlikte savaşır. tarihte de böyle olmuştur. ama mesela araplar'da ya da araplık özentisi içerisinde olanlarda pek yoktur bu. kadın erkek bir arada olmamalıdır çünkü. hoş erkekleri de kadın gibi çıkarlar ya en nihayetinde...cephe, silah bırakıp kaçarlar. tabi çağrışım çağrışım nereye kadar diyeceksiniz haklı olarak. bakın neler çağrıştı bilinç altında.
cumhuriyet'e bok atma niyetinden bir gram geride düşünülmeyen gerici zihniyetin, "cumhuriyet'e bok atacak büzüğüm yok bari sadece televizyonda gördüğüm bir kaç kareden yola çıkarak, benim gibi koyun sürüsü mantığındaki insanlar arası salya saçarak akşamımızı şenlendirelim" tadındaki laf sıçışıdır.
kişisel tespit: "tayyip'e yalakalık yapmak için bu kadar da asalaklaşamaz bir bünye" diye de düşündüm bir ara; şayet oğlunun gemiciğini almak için tayyip'in sırtına bindiği koyunlarda mantık aramanın saçmalığı beni bu fikirden caydırdı. gayet de insan salya sümük ağlayan put fethullah'a da tapınır, tayyip için yarın savaş çıksa bugün küfrettiği ordu'ya da dualar eder.
değil midir ki kurtuluş savaşı zamanında din elden gidiyor yaygarası yapıp da "vurun kahpeye" ekolünü benimsemiş yobaz, ingiliz subaylara yalakalığını yapmak ve bulunduğu muhitte daha çok tutunmak için kuva-i milliye'yi ispiyonlayan.
hala aynı güruh, aynı mantık.
ama nedense istanbul'un çeşitli mezarlıklarında sadece türbanlı süper müslümanları sevişirken görürüz.
cumhuriyet kadını olup olmadığından şüphelendiğim kadınların savaşması ihtimalidir.. *
cumhuriyet kadını olmak için cumhuriyetin kelime anlamını bilmek yetmemektedir.
onun için savaşmak lazımdır.
ve cumhuriyetimizi de, bugün başörtüsüne veya türbana hayır diye sokağa dökülen, milli mücadele dönemini bazılarının avrupa' ya kaçarak, bazılarının da amerikan mandası diye bağırarak atlattıkları o kadınlara değil, başında örtüsüyle düşmana erkeklik dersi veren nene hatun' lara borçluyuz.....
..................................
her türk kadınının hiç düşünmeden savaşabileceğini unutan başlık. başörtülüsü de, bakımlısı da ( kokoş demek uygun değil) , 70 yaşında olanı da, 15' inde ki genci de koşarak savaşır. türk kadınını kalıplaştırmanın anlamı yoktur. kıyafetinden, saçından, başından çok özgürlüğüne düşkündür çünkü.