terbiyesizliğin bu kadarı! cumhuriyet mitinglerinin anlamını, amacını kavrayamamış bir grup mal*ın cumhuriyet kadınlarına çemkirirken ürettikleri yeni kavramlardan biri. ama unutmasınlar ki o kokoş diye nitelendirdikleri cumhuriyet kadınlarının tırnaklarının bi tanesi kadar bile, onları kokoş ve içi boş sanan özür grubu iğrenç yaratıkların hepsinin değeri yoktur, olamazdır. üstelik o kadınlar gün gelir de -ki allah korusun- , istiklâl ve Cumhuriyet'lerini müdafaa mecburiyetine düşerlerse, vazifeye atılmak için, içinde bulunacakları vaziyetin imkân ve şerâitini düşünmeyeceklerdir. zira bilirler ki onların vazifeleri Türk istiklâl ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç oldukları kudret de damarlarındaki asil kanda mevcuttur! dolayısıyla kendilerini birilerine kanıtlamak zorunda değildirler ,umarım olmaz ama, günün birinde böyle bir durum ortaya çıkacak olursa da zamanında kendilerini kokoş olarak nitelendiren bir grup düşünce özürlü gereksiz şeylerin neler yapacaklarını bilirler. başlarını kuma gömecek olanlar,cephe yerine başka çıkar yol arayacaklar bugünden kendilerini belli etmektedirler zaten. bu toprakları hiçbir zaman benimsemedikleri için günün birinde vatan tehlikeye girdiğinde bir şeyler yapmak için göreve atılmayacakları kesin olan kimileri çamur atmasınlar o elleri öpülesi kadınlara. o kadınlar bizim kadınlarımızdır. vatan toprakları gene tehlikeye girse gene savaşır gene kazanırlar. şüphesi olanlar utansın ve mümkünse sussun.
birincisi kağnılarla, yürüyerek cephelere silah taşıyan ve yeri geldiğinde orda savaşan cumhuriyet kadını.
ikincisi, atatürkle, onun ilkeleriyle büyümüş, ve atatürkün inklapları doğrultusunda kurulmuş cumhuriyeti her daim korumayı amaçlayan cumhuriyet kadınıdır.
her ikisi de bu ülke için, ilericilik için, bağımsızlık için savaşmaktadır, savaşmıştır.
ilericiliği, demokrasiyi, insan haklarını daha da önemlisi atatürkün kurduğu ve ilkeleriyle harmanladığı cumhuriyeti önemsedikleri için "yobaz"larca "kokoş" nitelendirilirler.
varsın her kokoş onlar gibi olsun yobaz kardeşlerim.
çirkin bir ruhun bedevi yaşamından alıp anadolu kadınına yamamaya çalıştığı zihin bulantısı. bunların başı türbanlı olsa da götü başı kamuya açık olduğundan cumhuriyet kadınlarını da öyle sanıyorlar.*
"cumhuriyet kadınlarının cephede savasması": cumhuriyetin fazileti üstüne sinmiş, başını nerede açıp nerede kapatacağını bilen, başı açık da olsa kapalı da olsa mahremini herdem kapatan, anadolu kadını kimliğine uygun bir kıyafet; vakar ve haysiyet içinde onurlu bir dünya görüşüne sahip olan, vücudu; aklı; vicdanı ve ruhu uyum içinde yaşamda soluklanan aslan gibi kadınlarımızın cephede yurt savunması için ellerinden geleni yapmasıdır.
bu memleketin geçmişinde kendilerine ihtiyaç olduğunda kadın başlarına binbir fedakarlıkla mehmetçik'e her türlü hizmette bulunmuş insanlardır onlar. kimlik ve ruh sahibidirler. atalarının kültür dokusuna ilmek atanlardır, ki hürmet bizdendir.
örümcek kafaların cumhuriyete olan kinlerini elinde türk bayrağı sallayan vatansever kadınlara çamur atarak ifade etmesi.
türkiye'nin 800.000 civarı askeri var. kimle savaşırsa savaşsın bu sayı savunma için yeterli yok yetmezse 3 milyondan fazla yedek askeri var kimse tasalanmasın vatansever türk gençleri ülkelerini savunur. ama gerekirse de geçmişte olduğu gibi türk kadınları bu görevi üstlenir.
bazılarının* vatan millete diyerek ortada hava atarken kendi oğullarını çürük bahanesiyle askere yollamadığını bilerek böyle şeyler söyleyenler komik oluyor.
kalpağı gül oyalı kadınlarımızı, halime çavuş'u, nezahat çavuş'u, gördesli makbule ve diğer kahraman türk kadınlarını mezarlarında ters döndüren bir benzetmedir.
sayet oyle bir sey olursa o kadar asker uniformasini nereden bulacagimiz onemli bir sorundur. zira bilirsiniz kokos cumhuriyet kadinlari bir giydiklerini bir daha giymezler. her gun ayri ayri uniformalar isterler. aksesuarlar da ayni sekilde tabi.
unutulmamalıdır ki, cepheler değişmiştir zamanla birlikte. savaşmak da değişmiştir artık bu zamanda, farklı hallerde görülmektedir. bazıları topla tüfekle savaşır, bazıları da beyinle, bilgiyle. herkes kendi çapında bir savaş verebilir, dememe odur ki.
Fikirleri ve düşünceleri dinozor çağında kalmış asıl gerici kendileri olan hep 1940larda zanneden insan topluluğu
Türbana karşı sadece bi tane mantıklı karşı fikir geliştirmiş oda Akdeniz Üniversitesi rektörünün türban takanların türbanalarını kullanarak kopya çekecekleri fikridir.
Aşalım bunları ufak tefek şeylerle insanların gözünü korkutup kendi kafalarında bulunan fikirleri aşılamaya çalışmak ortaçağda insanları korkutup paralarını canlarını elinden alan insancıklara benziyorlar. Bence asıl gerici onlardır.
gayet normal durumdur. aklı başında her insan kurtuluş savaşında savaşanların bölünerek değil birleşerek savaşı kazandığını bilir. bu tespit, önerme her ne ise o kadar saçma ve öylesine hastalıklı ki tarifi yok. hadi bir deli atmış bu taşı,taşın ltına elini koyup taşımaya çalışan daha bir ebleh. yani bu fikir, bu bölünmüşlük nasıl savunulabiliyor, insanlar vatanına bu kötülüğü nasıl yapabiliyor anlayabilmek mümkün değil ki düpedüz vatan hainliğidir. bu fikri savunanlara yapılması gereken tek şey hakaret etmektir.
öncelikle kokoş kelimesinin kokonadan geldiğini belirtelim ve yazıya geçelim. yaşam tarzı hakkında hiç bir bilgisi olmadan bir bayana "kokoş" diyecek kadar aşağılık duruma gelmiş insan tarafından garipsenen öneremedir. sahibi kadar aşağılık olan bu önermeden: "cumhuriyet mitinglerine giden tüm kadınlar kokoştur" "cumhuriyet mitinglerine giden kadınların cephede savaşması mümkün değildir" bu gibi düşünceler ancak aciz beyinlerin işidir. benim annem de cumhuriyet mitinglerine gitti. anne annemde gitti. anne annemin başı kapalı. şimdi benim anneannem kokoş mu? yoksa insanlar fikirlerini savunmak adına bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olup hakaret edecek kadar kokuşmuş mu?