cumhuriyet mitingleriyle tanıdığımız bu kadınların savaş durumunda cephede düşmana karşı durması.
mitinglerdeki azimlerini görünce, bu kadınlar bizde varken bizi cephede hangi kuvvet durdurabilir ki diyor insan. herhalde tek bir sorun çıkar, savaşın gününü iyi ayarlamak gerekir. konken partisine denk gelirse yanarız.
tabi ki kokoş denilen o kadınlar türk kadını oldukları için savaşmaları beklenen durumdur. ezcümle tanım yapmak gerekirse "normaldir". türk kadını cephede erkek ile birlikte savaşır. tarihte de böyle olmuştur. ama mesela araplar'da ya da araplık özentisi içerisinde olanlarda pek yoktur bu. kadın erkek bir arada olmamalıdır çünkü. hoş erkekleri de kadın gibi çıkarlar ya en nihayetinde...cephe, silah bırakıp kaçarlar. tabi çağrışım çağrışım nereye kadar diyeceksiniz haklı olarak. bakın neler çağrıştı bilinç altında.
kokoş cumhuriyetinde yaşayanlar açısından büyük bir eylem olduğundan eminim. kokoş kadınları bile savaşabiliyorsa cumhuriyetleri için, türk kadınlarının gazabından yobazları allah korusun. zaten tarih tekerrürden ibarettir, türk kadınlarının kurtuluş savaşı'na katkıları referans kabul edilebilir. lakin şunu anlamadım, kokonya'yı da mı şeriatçılar basmış?!
merak etmeyin mevzu vatan olursa kimse kaçmaz...klavye başından yazmak kolay vatan için ölümü göze almaktır zor olan ..
kimileri vatanı yaşayarak sever
kimileriyse ölesiye sever
aralarında hiç bir fark yoktur..
tabi bir grup insan dahja vardır,
insanları kozmetik görüntüleriyle yorumlayan yarım akıllılar işte onlar esas vatan ,insanlık düşmanları karanlık savaş günlerimize dönme varsayımlarıyla felaketin tohumlarını ekenlerdir ama bilmezler.bu vatanın kuruluş gayesi "yurtta sulh cihanda sulh" tur. gidin inceleyin bakalım kaçtane ülke kendisine temel özdeyiş(motto) olarak barışla ilgili bir söz seçmiştir...
vatanı kurtarmak sadece tahlil yapmayla olsaydı bu gezegenin gördüğü en büyük sosyoloğun atatürk olması gerekirdi.
bu vatan tahlil yapmakla kurtarılmadı.
bir insanın cephede savaşması için en aziz şeyi olan canını ortaya koyması gerekir. insanın kaybedeceği şey ne kadar çoksa o kadar az canını vermek ister. bugün kokoş diye tabir ettiğimiz bu miting amigolarının büyük kısmının maddi durumu ve eğitim düzeyi yüksektir. çoğu da dünyaya kazık çakma derdindedir. ama fakir anadolu halkı böyle midir? tarih boyunca canını vermekten hiçbir zaman çekinmemiş vatan borcu namus borcu mantığıyla hareket etmişlerdir.
bir de dikkatinizi çekerim, bu ülkede bir günde 14 şehit verdiğimiz günler oldu yakın zamanda. peki siz bu kokonaları piyasada gördünüz mü? anıtkabiri show alanına çevirdiler mi? yok. neden onların derdi bu değil çünkü. yine dikkatinizi çekerim bu ülkenin şehidine daima milliyetçi muhafazakar kesim sahip çıkmıştır.
ve sanki hiç yaşamamış gibi ölen ve soframızdaki yeri öküzümüzden sonra gelen ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki ve karasabana koşulan ve ağıllarda ışıltısında yere saplı bıçakların
oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan
kadınlar
bizim kadınlarımız
şimdi ayın altında kağnıların ve hartuçların peşinde harman yerine
kehribar başaklı sap çeker gibi aynı yürek ferahlığı, aynı yorgun alışkanlık içindeydiler.
savaş esnasında bu kokoşları cephaneye mermi taşırken veyahut elinde kazma kürekle görmek türkiyede şeriat devletini ancak kadınlar kurabilir tezini savunanların sayısıyla doğru orantılıdır.
kurtuluş savaşında cepheye mermi taşıyarak,kendini parçalayarak zaferin gelmesin de en büyük pay sahibi olan kadınlar ve o kadınların bugün ki modern yüzleri olmasaydı "sizin cumhuriyet'den nasibini almamış analarınız fransız,amerikan,italyan,ingiliz subaylarının,askerlerinin cinsel sömürüsü haline getirilerek size mama getirirdi ancak!" dedirten varsayımdır.
kutsal bir eylemdir. kokoş da olsa en azından cumhuriyet kadınıdır. işgalci ülkelerin komutanlarına sakso çekeceğine, cephede ölmeyi tercih etmiş kadındır.
cumhuriyet'e bok atma niyetinden bir gram geride düşünülmeyen gerici zihniyetin, "cumhuriyet'e bok atacak büzüğüm yok bari sadece televizyonda gördüğüm bir kaç kareden yola çıkarak, benim gibi koyun sürüsü mantığındaki insanlar arası salya saçarak akşamımızı şenlendirelim" tadındaki laf sıçışıdır.
kişisel tespit: "tayyip'e yalakalık yapmak için bu kadar da asalaklaşamaz bir bünye" diye de düşündüm bir ara; şayet oğlunun gemiciğini almak için tayyip'in sırtına bindiği koyunlarda mantık aramanın saçmalığı beni bu fikirden caydırdı. gayet de insan salya sümük ağlayan put fethullah'a da tapınır, tayyip için yarın savaş çıksa bugün küfrettiği ordu'ya da dualar eder.
değil midir ki kurtuluş savaşı zamanında din elden gidiyor yaygarası yapıp da "vurun kahpeye" ekolünü benimsemiş yobaz, ingiliz subaylara yalakalığını yapmak ve bulunduğu muhitte daha çok tutunmak için kuva-i milliye'yi ispiyonlayan.
hala aynı güruh, aynı mantık.
ama nedense istanbul'un çeşitli mezarlıklarında sadece türbanlı süper müslümanları sevişirken görürüz.
kurtulus savasına ait az sayıdaki fotograf ve temsili resimlerdeki kadınların hemen hepsinin basörtülü veya fazla acık olmayan giysiler giymesi de destekler bu teoriyi. bahsi gecen kadınlardan mali durumu iyi olanlar istanbul'da gününü gün ederken, laikçilik elden gitti, gerici bunlar, yobazsınız lan siz türü söylemlere girmeyen teyzeler cephe gerisinde mermi yaptı bazen cepheye mermi tasıdı. *
cumhuriyet kadını olup olmadığından şüphelendiğim kadınların savaşması ihtimalidir.. *
cumhuriyet kadını olmak için cumhuriyetin kelime anlamını bilmek yetmemektedir.
onun için savaşmak lazımdır.
ve cumhuriyetimizi de, bugün başörtüsüne veya türbana hayır diye sokağa dökülen, milli mücadele dönemini bazılarının avrupa' ya kaçarak, bazılarının da amerikan mandası diye bağırarak atlattıkları o kadınlara değil, başında örtüsüyle düşmana erkeklik dersi veren nene hatun' lara borçluyuz.....
..................................
bir kesimin çok şikayet ettiği konu yani yalnız dış görünüş kullanılarak bulunmuş talihsiz bir başlık. cephede başarılı olabilmek için illa ki başka türlü mü olmak gerekiyor hem de nedir bu önyargı cumhuriyet mitinglerine katılan her kadın konken mi oynuyor, bunu söylemek ne kadar doğru.
cumhuriyet savası sırasında medreselerinde oturup milli mücadeleye katılmayan, düşman işgalinde topragını savunmadığı gibi kuvacılar din düşmanıdır yunanlılar hilafeti korumaya gelmiştir nutukları atan nice hacı hocalar seyhlerde gördü bu memleket.
başı kapalılar cephedeymiş de başı açıklar istanbulda keyif sürüyormuş * aklı sıra başı kapalılar daha vatansever başı açıklara göre
ayrıca 3 kuruşluk zeka ile ortalığı bulandırıp sözlükte sivrilmek için açılan başlıkların zerre kadar yararı yoktur buraya.
monitör karşısında ellerini avuşturup aman ne güzel başlık açtım herkes entry giriyor altına benden de bahsediliyor mantıgıyla böyle hassas konularda başlık açmak bir gün ters tepebilir.
git ergenlik sivilcelerini patlat, ders çalış, gez toz ne bileyim boş işlerle ugraş sözlüğün ebesini bellemek zorunda mısın.
bu başlıktaki ilk entryim silindi. fakat, şunu belirtmek zorundayım canım moderasyonuma. bu başlıktaki kadınlardan birisi de benim annem. ki, kendisinin başı kapalı. yüreği maraton. kalbi kale arkası. zihni koşu parkuru...
tanım: ya arkadaş nedir bu çekememezlik ve etiketleme sevdası. olmaz olsun bu zihinlerimiz ve art niyetlerimiz. bu başlıktaki kadın benim annem arkadaş. eski çeyiz sandığında türk bayrağı ile kur'an ı kerim'i yan yana saklayan. hatta, kur'an ı kerim'i türk bayrağına sararak saklayan. ama kimin umrunda?
doğru ya. başı açık insan inançlı olamaz. başı kapalı insan modern düşünemez. ulan annem olacaktı ki şimdi şu başlığın burada. terliğiyle götünüze götünüze vursaydı sizin.
neticede, yanlış bir tespit. ve art niyetli. bu ülkedeki herkes yeri geldiğinde cepheye gider. yiğit gibi de savaşır.
her türk kadınının hiç düşünmeden savaşabileceğini unutan başlık. başörtülüsü de, bakımlısı da ( kokoş demek uygun değil) , 70 yaşında olanı da, 15' inde ki genci de koşarak savaşır. türk kadınını kalıplaştırmanın anlamı yoktur. kıyafetinden, saçından, başından çok özgürlüğüne düşkündür çünkü.
askerlik yapmaktan aciz oğlu olan basbakana basbakanım diye yalakalanan insanlardan daha cok savasacak olmalarıdır. din kisvesi altında her haltı yiyen bayanlara oranla cok daha müslüman, askere gitmeyenlere oranla çok daha mücahit kişilerdir.
