hangi haftaydı bilemedim şimdi ama böyle hafiften şabana benzeyen bir abimiz vardı yarışanlar arasında, o abimizi geçenlerde arka sokaklar dizisinde figüran olarak tabir edebileceğimiz bir konumda görünce bu yarışmada da mı cast ajanslarından seçmeceler vardı dediğim ve derin üzüntülere sebebiyet veren program.
az önce yamulmuyorsam kerhaneler adlı abudik programda, öküzüm size emanet gibi bir isim takılmış ve fena makaraya alınmış programdır.
(bkz: öküzüm size emanet)
kadın: kocam beni hiç anlamaz, anlatırım anlatırım dinlemez düzgün, sonunda yanlış anlar.
hoca:(sonra derste adama)ilişkide dinlemek çok önemlidir, ilk adım dinlemek, ikincisi anlamaaak vs vs vs
başka bir yarışmacı;
adam: ben konuşmaktan yanayım her zaman ama karım beni dinlemiyor, konuşmamı bölüyor ve bağırıyor
hoca: demek ki derdinizi iyi anlatamıyorsunuz. siz anlatmayı beceremeyince kadın çileden çıkıyor.
eşlerin kocalarını, sanki köpeklerini eğitime verir gibi kapının önüne kadar getirip bırakmaları ve ardından birbiri ardına aşağlayıcı cümlelerle -misal: (bkz: gaz bombası)- kocalarını yerin dibine sokmalarıyla devam eden 5 günün sonunda amcaların botokslu ve yeni imajının yarattığı şoklu yüzleriyle sanki çokk büyük bir değişme olmuş edasıyla sıralamayla evden ayrılmalarıyla biten güya kişisel gelişim programıymışş.
Ferruh Karakaşlı'dan Giyim kuşam dersinin de alındığı yarışma. geçenlerde - bu dersin faydasını görmüş olacak ki - bir arkadaş ceket üstüne kazak bağlayarak kreatifliğin kakasını çıkardı.
toplamda 25-30 saniye falan izlediğim programdır. o da zap yaparken mecburen kanal d'ye uğramak gerektiği için. her uğrayışı 1 saniye sayarsak yuvarlak hesap yarım dakika izlemişimdir. o her 1 saniye bile ayrı bir eziyet.
kıçım size emanet diye adının değiştirilmesi daha şık olabilecek tv proğramı. zira proğramdan sonra ne biçim bir rezalete bulaştığını farkeden kocaların intikam işine ilk başlayacakları organdır kıç kanımca.
cümle aleme ibret olması açısından mutlaka izlenesi program. insan her izlediğinde haline şükreder bu programdan sonra.
öyle acıdir ki adam düğünlerinde karısının ayağına basarken kadının serçe parmağını kırmıştır ve bunu kendi ağzıyla anlatmaktadır. duyduktan sonra insanlıktan mı nefret etsem yoksa bu ve bunun gibi yaratıklardan mı nefret etsem diye beni çelişkiye düşürebilmiş programdır.
saçmalamada sınır tanımayan türkler in eseridir. yakında kocalarınızı değiştirin bakalım uyum sağlayabilecekmisiniz falan denildiğinde yadırganmayacak programdır.
elimde tv kumandası keyfim yerinde; güzel güzel zaping yaparken, bu gerizekalı tv saçmacası ile karşılaşınca elimdeki kumandayı televizyona fırlatma ihtimalimin tavan yaptığı program.
ya allahaşkına bu ne!? dedirten saçmalık.
ne kadar bayağı, ne kadar aptalca!
bu saçmalığı izleyipte keyif alan, eğlenen birisini hayal bile edemiyorum.
sanırım oldukça yalnızlaştık, insanlar azalıyor.
bu saçmalıklar için bu insanları parayla mı tutuyorlar, nedir? diye düşündüren program...
belgin doruk, türkan şoray ve bilumum aktrislerimizin filmlerini izleyenler bilir mutlaka çirkin ördek yavrusu formatı vardır, bu çirkin ördek yavrusu kadınlarımızın olmazsa olmaz gözlüğü çıkartılır, bu kadınlara dans dersleri verilir, diksiyon dersleri verilir ve mutlaka ama mutlaka tavuk yemek öğretilir. eğer çok modern olmanın yolu nerden geçiyor merak ediyorsanız unutmayın tavuk yemeyi bilmekten geçer.
bu tür filmlerde değişmesi gerekenler sadece kadınlardır. kimse inşaatta çalışan bir cüneyt arkın'ı alıp da salon erkeği yapmaya çalışmaz. erkekler odunsa değişemez düşüncesini mi empoze eder bu filmler bilmem. sonunda birileri biz zor olanı başaralım düşüncesiyle çirkin ördek yavrusu ve kuğu konseptini erkekler için uygulamaya karar vermiş olmalı. zoru başaracağız he. zaten kocalarını yollayan ablalar da muhtemelen o filmleri izleyerek büyüdü. ya tutarsa.
ne oraya kocasını gönderen karıdan ne de oraya giden kocadan hayır gelir. ailecek bir cacık olmaz onlardan. sen kendin düzeltemiyorsan el ne yapsın o kocaya be kadın. oraya gitmeyi kabul eden adam zaten pamuk gibi adamdır benim nezdimde. daha ne yapsın. kocaya ne demeli? alenen karsının kendini beğenmediğini duyurduğu yetmiyormuş gibi o hatuna yaranabilmek için türlü şaklabanlık içine giriyor.
velhasıl kelam ne oldu ailede olan ailenin içinde kalır diyen eski türk insanlarına merakla aranmaktayım.
evliliği her bakımdan bitmiş insanların bunu kar amacıyla kullanması olabilir.
katılan bayanlar 'görüyo musunuz neler çekiyorum ben bu adamdan' der içinden. ama yine de çok seviyomuş numarası yapar.
dün sonuna denk geldiğim programda aslında boşanmak isteyen ama cesareti olmayan çiftleri görünce böyle saçma sapan programlarda kendilerini nasıl belli ettiklerine birebir şahit oldum.
eğer numara değilse tabi.
dün rastladigim tv programi.hayatimda birbirinden beter,aptal,gerizekali koca görmedim.erkeklerin bu kadar odun olabilecegi gorulmus mu acaba.yalniz bi abi var kendini polat alemdar moduna almis.
ben dans etmem (ama iyi kivirtirim)
kadinlar yemek yapsin,cocuk buyutsun,bulasik yikasin (fenomen olmak istiyorum)
olum ne merakliymissiniz botoksa (ama botoksun allah'ini yaptiririm)
türk televizyonculuğunun gelebileceği en son nokta .. bu nedir yaa... işin iginç yanı izleyiciside çok olması . izleyenlere sorsan , atatürk hangi yılda doğdu , diye cevap veremez haa ..demekki , her malın bir pazarı oluyor .
amelie soundtrack'ini baştan sonra çalıp, sonra başa sarıp bir daha çalan program.
dikkatli izlendiğinde, erkeklerin ani başlayan ve devam eden samimiyetlerine karşın, kadınların devamlı rekabet halinde olması gözden kaçmaz.