yol kenarına dizilmiş sıra sıra pişmaniye imalathaneleri, seri halde pisleten kuşları ile bilinen, bu sebepten ötürü yaz kış, yağmur çamur, gündüz gece demeden şemsiye taşımayı gerektiren eski tren yolu, yeni yürüyüş yolu, şehiriçi restoranlarında dekor olarak kullanılan "eski izmit fotoğrafları", gençliğin nereye gittiğini soranlara verilecek adres acısu parkı, kentin bekçisi izmit saat kulesi, geçim ve istihdam kaynağı sanayi, popülerliğiyle sosyetenin kış turizmi için vazgeçilmezi kartepe, piknikçilerin gözdesi maşukiye, gündemi sarsan entrikalar ile bilinen yuvacık barajı, buluşma noktası halkevi, sanattan yoksun sanat sokağı, bizimdi sizindi pembeydi maviydi piyasada olan yerel gazeteleri...
birkaç yıl önce talihsiz bir planın ardında yerini bıraktığı yürüyüş yoluna inat, ille de, inatla; birzamanlar şehrin tam ortasından geçen, özellikle kışın kar altında şahane ve seyre doyulmaz bir manzara oluşturan tren yolu. *
sanırım söylenmemiş olanlar; yahya kaptan, kırmızı dolmuşlar, yaz aylarında esnaf durağıdan karşıya geçerken denizden gelen lağım kokusu, derince'deki buz pisti, barlar sokağı, fuar, harikalar sahili..
benim içinse; gelmiş-geçmiş, yaşanmış-yaşanacak en güzel, en romantik, en unutulmaz yıl başı gecesidir.