Kadın erkek eşitliği diye bir şey olmadığının en büyük göstergesidir aslında bana göre vardır ama bu zihniyette olanlar erkekleri para basma makinesi olarak görür
(bkz: subaşı).
ikiniz de işten eve gelin, kadın yemek yapsın, çocuklarla ilgilensin, evi temizlesin, ütü yapsın, çamaşır yıkasın, bulaşık yıkasın ve daha aklıma gelmeyen bir sürü ‘kadın görevi’ diye tanımladığınız işleri yapsın. Siz de koltuğa oturup eşinizden çay/kahve isteyip ‘kadın çalışmalı tabii’ deyin.
iki tane dik meme için gencecik kızlarla evlenen o kodamanlar farkında değiller mi sizce sizin farkında olduğunuz şeylerin?
Alan parayı saçacak yer bulamayan, parasına gelecek genç ve diri kadına razı olan adamlarken veren para için sevmediği bir adamla hayat geçirmeyi göze alan kadınlar.
Kısacası Herkes memnun, bize ne kimin ne bok yediğinden.
çokça vardır bizim toplumda.oltayı atar ve beklerler.bir kısmı daha az şanslı olup esnafla falan evlenirken çekirdekten yetişen daha avcı olan kesim erken yaşında daha statü sahibi olanı bulur.evliliğinin ilk senesinde de karnına çocuğu koyar.az biraz okumuşluğu varsa da artık iş imkanı olmaz zaten aramaz da çünkü çocuk vardır.şimdi kim çalışacak sınavlara falan ..nasılsa kapak attığı adam eve para getirmektedir.bu kadınlar ayda en az 2 kez kuaföre gidip saç uçlarını aldırıp ağda falan yaptırırlar..akşamları iki çeşit yemek koyar adamın önüne yeter.her sene tatilleri hazırdır..kocaları onları en güzel yerlere götürmeye hazırdır..hele bir de ürediyse o kadın dünyada ondan kutsalı olmaz..günlere gider bu kadınlar..pasta böreklerin yapıldığı günlerde full makyaj halinde kocasının geldiği statüden bahsederken koltukları kabarır..kendisi toplumda ne statü ne maddi ne de zeka anlamında bir yere asla gelemediği ve gelemeyecek olduğu için bunla övünür durur..suç bu kadınlarda değildir ..suç bu kadınları göz göre göre alan adamdadır.sağılacak inek olmaya gönüllü olan adamdadır.işin özü budur..