sevgilinizden ayrılırsınız. kimileri için bu herhangi birşey ifade etmezken, kimileri yıkılır hayata küser. bu hayata küsülen anda, bilumum arkadaşlarınız yanınızda olur, sizin bunu atlatmanız için çabalar. fakat ne hikmettir ki bu tesellilerin pek çoğu birbirine benzemektedir, hatta daha da kötüsü bunalımdaki bünyede herhangi bir tesir yaratmaz. işte arkadaşlarınız tarafından söylenebilecek, klasik işe yaramaz ayrılık teselli cümlelerinden bazıları:
üzülme: en saçma cümlelerin başını çeker. bu cümleyi kuran, gerçekten kişinin üzülmemesini temenni eder mi bilinmez, ama karşı taraf bunu kaale almaz. üzülme demekle olacak olsaydı, bu cümleyi kurmaya bile gerek kalmazdı.
dünyanın sonu değil: elbette değil, bunu ayrılan kişi de bilir. ama yıkılan hayallerin, gelecek planlarının tamiratını da sağlamaz bu cümle.
başkasını bulursun: başkası elbette bulunur. ama kimse o olamaz ki. ayrılan kişinin istediği herhangi birisi değil, gidendir. ama söyleyen bunun farkında değildir.
sana kız mı yok: yukarıdaki cümleyle aynı etkidedir.
şimdilik aklıma gelenler bunlar. söyleyen kişi tarafından iyi niyetle söylenir, ama karşıdaki için acıyı hafifletmek adına hiç bir etkisi yoktur bu cümlelerin. ama yine de sıklıkla kullanılmaktadır.
Ayrıldıktan sonra teselli amaclı cıkılan gecelere itafen varolabilecek rahatlatma, avutma, sakinlestirme eylemcikleridir ki bazen teselli edilen bile o kliselerin farkındayken onlara ciddi ölcülerde ihtiyac duyar. Bu kliseler neden mi var? Bence bu bir sebep olabilir.
