bir tür işkence metodudur. sıcaktan her yerin terler, uyuyamazsın. ayrıca mümkünse camlara film çekilmesi önerilir, sol kolunuz amele yanığı olmasın diye...
büyük düşünür makattan çakarus'un dediği üzere böyle durumlarda tek bir yol vardır. o da aç camı serinle taktiği olan acs dir. en olmadı üstü açık alın. benden bu kadar.*
üstü açık arabaysa güzel bir macera olabilir. rüzgarın saçınızı okşaması, arkada bir skynard şarkısı çalar...
- piyoouuuuuvvv *...sağa çek, konya otoban devriyesi.
- lanet olsun adamım, aynasızlar.
- welcome to konya, ne olursan ol gel. buradan sonra tek maceran hoptek dinleyerek kolbastı oynamak olacak.
- hadi ama dostuum, hız yapmıyorduk.
- sus lanet olası.
fiat unoyla giderken:
- kapat olm camları zaten piştik.
+ hee laan. kapatak da suyumuz çıksın.
- rüzgar da alev gibi yalıyo zaten. bari arabada klima var zannetsinler.
hava sıcaksa %50 daha çok benzin sarfiyatına yol acacak olay.
bilimsel bir açıklamadır bu. şöyleki; özellikle yaz aylarında klimasız araba ile seyahat ederken cam açılır. Cam açılınca da dışardan içeri hava girer ve arabanın hızını keser. özellikle uzun yolda bu camlardan içeri giren hava daha çok aracın hızına etki eder. Buda motorun daha çok enerji sarfetmesine yol açar.
zaten her aracın aerodinamiği araç yapılmadan önce hesaplanır, ve yakıt tüketim değerleri de camlar kapalıyken olan değerlerdir. hava arabaya engel teşkil etmeyecek şekilde tasarlanır.
çoluk çocukla, hele de bebekle yolculuk yapılıyorsa gayet zordur.arabanın içi bir işkence odası halini alır.kendini mi ferahlatacaksın, yoksa çocukları mı?
bu son zamanda genelde klimasız araba pek kalmadı.yani bu demek oluyor ki araç hem klimasız hem de büyük ihtimalle eski model bir araç.işler daha da zorlaşır.sıcaktan beyninde yumurta pişer, arabayı kontrol etmek zaten ayrı bir olaydır.hızlı gideyimde işkence çabuk bitsin dersin gene olmaz.araba saatte 120 km'den yukarı çıkmamakta direnirde direnir.
kısacası, direk satılıp yerini klimalı bir aracın alınması gereken bir durumdur.
geçen yaz gerçekleştirdiğim eylemdir. ama öyle böyle değil çok terliyor insan. hem de ege-akdeniz yollarında. denize gidiyorsun misal, hız yapamadığın için rüzgar da yok, virajlı yollar.. hiç çekilmeyen bir olaydır. nerdeyse allah düşmanımın başına vermesin dedirtir. **
bir taraftan iyi bir taraftan kötü durum. iyi tarafı rüzgarı yüzünüzde hissetmektir,camı açarsınız rüzgarı yüzünüzde hissedersiniz ve mutlu olursunuz bu durumdan.
Kötü tarafı içeri giren arı ve benzeri hayvancıklardır.Arı sokması ile yolculuğun işkenceye dönüşmesi an meselesidir.
