Lanet birşeydir. Öncelikle klimalı ortama girersiniz, herşey çok güzeldir, nem yoktur, ortam serindir ve insan hemen rahata alışır. Stres yok olur, tuhaf bir mutluluk içinde hisseder bünye.
Fakat şartlar ortamdan ayrılmayı gerektirir, iş güç vardır, dışarı çıkılacaktır. işte o zaman işkence başlar. KApıyı açmanızla birlikte bir fırın kapağını açmış gibi hissedersiniz, havadaki nem yüzünden de nefes almanız birden yarı yarıya zorlaşır. Acı verici bir süreçtesinizdir. iğrençtir.
kişide "ulan dur şunun vidalarını sökeyim de yanımda götüreyim" düşüncesinin yayılmasına sebebiyet veren, yaz günlerinde her daim yanında yıldız tornavida taşımama neden olan durumdur. kişi klimadan ayrılmak istemez, yanında götürebilemk için her yolu planlar. o derece zor bir hadisedir. mesela bir mağazaya girmişsinizdir. klimanın bulunduğu yerdeki ürünlere daha çok ilgi göstermektesinizdir doğal olarak. tezgahtar arkadaş ise ilginin ürüne olduğunu düşünerek pazarlama aktivitelerine başlar. türk milleti olarak hiçbir şey almayı düşünmediğimiz halde çok rahatlıkla bir araba dolusu alışveriş yapabilme özelliğine sahip olduğumuz için o adam o ürünü bize satar ve mağazada işi bitmiş bir müşteri konumuna geçildikten sonra en acı ana gelir sıra; klimalı ortamdan ayrılmak. kapının çizgisine doğru yavaşça yürünür. ayaklar geri geri gitmekte iken beyin "oğlum hadi artık çık, bak çıkmazsan bu ay kredi kartı borcunu nah ödersin bu gidişle" şeklinde seslenir. böylesine sıkıntılı, böylesine iki arada bir derede kalma hadisesi sonrasında yüz yavaşça dışarıya uzatılır ve anında geri çekilerek alev duvarına doğru istemsiz bir adım atılarak hazin son yaşanır.
klimalı ortamın vermiş olduğu rahatlık insanı bulunduğu yerden hatta koltuktan ayrılmasına dahi izin vermez. mal olduğunuz bu ortamdan ayrılmak bir yana hayatınızı burda geçirmeyi düşünürsünüz bir an. klima ve siz mutlu bir birliktelik yaşayabilirdiniz. ancak o kara gün gelir. işleriniz sizi o ortamdan ayrılmaya zorlar ve klima ile birlikteliğiniz en tatlı noktada sonlanır. sonrası için (bkz: hanım bi adet de biz alalım şundan).
kesinlikle tavsiye edilmez.oldukça sağlıksız sonuçlar doğurur.önemli olan dengeli bir şekilde ortamdan ortama geçmektir.yoksa ciddi sorunlara yol açar.
serin sulardan kızgın kumsala geçmek gibidir. yapılan büyük bir hatadır. klimalı ortamda mutlu mutlu yaşarken hiç gerek yoktur güneşte ensenizi pişirmeye. tavsiye edilmez
beynin aptallaştığı bi durumdur.Vücut terlemekle terlememek arasında gidip gelirken içten içe küfretmeye başlarsınız "ne vardı ordan çıkacak hay ben aklımıı..."bi süre sonra sıcağa alışılır,öfke kendini mayışmaya bırakır.
hani bi kızla aylarca çıkıyorsundurda kız sana aniden ''bu ilişki yürümüyor canım'' der ve senden ayrılmak istediğini söylerya. işte öyle birşey.
(bkz: eti cin gülsün dünya gülsün)