şimdi yaşasa kesin saçlar sarıya boyanır,gözüne ray banlari takar,solarium'a da girer piyasa yapmak için cadde'de de takılır dediğim eski zaman güzeli.
(bkz: oysa bizim zamanımızda böylemiydi azizim)
hoşuna giden her erkekle çekinmeden birlikte olduğu rivayet edilir. hatta şehvete o kadar düşkün ve o kadar seks delisi bir kadınmış ki, tarihte birkaç erkekle aynı anda seviştiğine dair kanıtlar bulunmuştur. grup seksin piri de diyebiliriz kendisine.
Julius caesar'ın da marcus antonius'unda aşık oldugu , tarihte aslinda tasvir edildigi kadar guzel olmadigi tombul ,kısa boylu, kısacası akdeniz kadını diye tabir edebilecegimiz minyon bir yapıya sahip oldugu zaman zaman soylenmis olan, mısır kralicesi.
Kralice olmasindada kendisini ufak erkek kardesi ve onun mudilerinin elinden kurtaran sezarın buyuk rol oynadıgı bilinir.
Actium deniz savasinda marc anthony'yi yalniz birakarak -ki savas onun yuzunden cikmisti desem kimse bana bisey demez- antonius ustunken ve iyi pozisyon almisken savasin kaybedilmesine ve dolayısıyla antonius'un olumune yol acmistir.
yanlis hatirlamiyorsam ,bir koyluye siparis ettigi zehirli bir yilana kendisini sokturarak intihar ederek ölmüstü.
j.caesar'in takintisi ,antonius'un olum sebebi,romanin bas belasi.
Kartacali komutan Hannibal, köle Spartacusden sonra romaya en cok zarar veren ucuncu sahsiyet diyebilirim.
şu ana kadar çok güzel olduğu bilinen fakat çirkin ve şişman olan mısır krliçesi. güzel olan kendisi değil yüzüne yaptığı o mükemmel ve meşhur makyajıymış.
sezar'dan sonra antonius o öldükten sonra da augustos'a kapaklanmış hatun yönetici. sırf yakılan iskenderiye kütüphanesinin acısını çıkartmak için (yoksa bilgiyi seven bir olduğu için değil) bergama'daki canım parşömen kütüphanesinin en az yarısını antonius'a yaptığı kurlarla gösterip vermeme tatktikleri ile mısra taşıttırmış, sonuçta antonius dalgayı avuçlarken bizler de bu muazzam arşivin bu topraklardan gitmesine yanmışızdır! çok politik bir kadın vesselam!
Zeki ve karizmatik kişilik, markus antonius'un eşi; fakat sanıldığı gibi büyüleyici bir güzelliği yoktur, hatta çirkindir..diğer bir çirkine bakınız vermek gerekirse
eşsiz cazibesini sadece ve sadece shakespeare'e borçludur. onun karakterinde shakespeare'in düşlerinden doğan bütün kadın tiplerinin özellikleri vardır ve bütün kadın özelliklerinin sembolüdür. aslında mısır kraliçesi kendi kişiliği etrafında böyle bir sihirli hava yaratmaktan acizdir. kleopatra'nın karakteri, herkesce benimsenen ahlak ölçülerine göre değerlendirilirse önemli kusurları olduğu görülür; kleopatra, dürüstlük, sadakat ve cesaretten yoksundur. ihtirası uğruna roma imparatorluğuna meydan okumuştur. korkak bir çocuk gibi actium deniz savaşından kaçmış bu davranışıyla sevdiği insanı mahvetmiştir.
ülkemiz turizmcilerinin iddiasına göre antakya dan çanakkale ye kadar olan tüm kıyı şeridindeki her koy da denize girmiş olan seksi hatun kişisi. nereye tatile gitseniz aynı geyiği mutlaka dinlersiniz. ya kleopatra da burdan denize girmiş de yok bik bik de. e yuh yani...bu hatun tüm taillerini türkiye de geçirmiş olsa bile bu kadar plaj gezemez. ayrıca o devirde tatil ne lan...amma saçma...