özellikle küçükken oturma ve günlerde ortaya çıkan sözlerdir.
- bırak onu kimin adı bumeranq! (bkz: gözlerini belertip anne bakışı eşliğinde)
- ben ona tabağımdan yediririm. ( ev sahibi pasta börek ikram ettiğinde)
- bidaha seni hiç bir yere götürmicem.
- allah allah niye böyle yaptı ki uykusu var heralde.
- ben ona evde yedirdim yemez o yemeeez. ( yine ikram esnasında)
- evde yemez bunları hep dışarda istiyo çocuk işte hay allah.
cocuk ayaklari camur icinde kisin futbol macindan gelmistir. kapiyi acar, annesinden hos bir iki soz bekler, en azindan macin sonucunu sormasini veee
annne;
üzerine kazak giy
ayağına terlik giy
bıktım sizden
benim bu evde niye sözüm geçmiyor
gündüzde çıksan gecede çıksan "kaçta gelirsin" "geç kalma" lafları
bir susun artık
yemek hazıııırrrr.
zaman zaman "sen hala yatmadın mı" şeklinde sözde soru cümlesi niteliği taşıyan ve iğneleyici olan sözlerdir bunlar. bazense "çok zayıflamışsın sen" örneğinde olduğu gibi, gizli; ama şiddetli şefkat içeren ve koruma isteklerini ele veren şekillerde kendilerini gösterirler.
1) "yemekten önce çikolata yeme, iştahın kapanacak!" kesinlikle bir klasik.
2) kendimi kaptırmış the elder scrolls 4 oblivion, dragon age origins ya da benzeri bir oyun oynarken, annemin kapıdan "dünya'yı kurtarman bittiyse gel de kendini kurtar, yemek ye iki lokma" demesi. evet biliyorum bu pek klasik değil ama annem de klasik bir anne değil.