132.
annelerin artık alışkınlıktan söylediği sözlerdir. mesela benimki hala bana "işe gir, evlen yuvanı kur." diyor halbuki 27 yaşındayım ve pekçok işe girdim çıktım ve şuan işim var ama gene aynı cümleyi kurar.
131.
Ayağına çorap giy , karnın ağrır.
129.
saat daha 7:30 iken ''oğlum hadi kalk saat 8''
bonus: sütümü helal etmem.
128.
yerlere basma.
bunu harbiden dedi.
bir de...
anne eve gelir kapıyı açar.
+oğlum
-efendim anne
+evde misin oğlum.
- :s
126.
çocuk seslenir:
- Anne, anne
anne: ne var?
çocuk: acıktım.
anne: ne?
çocuk: acıktım, acıktım.
anne: garababa ye emi.
125.
-eşşeğin bacağını ye.
-yat sen daha yat nereye kadar?
-askere gidince görücem ben seni.
-bir an önce yat, sabah erken kalkıcaksın.
-babasına çekmiş işte.
124.
deli misin çocuğum sen!
düzgün kullan şu arabayı.
123.
annemin evine geldiğimde annemin her zaman söylediği ilk söz: aç mısın oğlum, açsan yemek var( hazırlayayım).
120.
neredeyse her gördüğünde:
"zayıflamışın oğlum..."
annem her gördüğünde zayıflamış olsaydım iskelettim şimdiye herhalde.
119.
''ahh yavrum ne kadar zayıflamışsın sen öyle.''
118.
pazarlık yaparken "yazık çocuk heves etmiş" demesi.
117.
şu sıralar kendini "alt komşunun kızı esma" ve "seval yengenin yeğeni neslihan" şeklinde gösteren sözlerdir. istemiyorum yia yaşıyom ben yia.
116.
allah sana da senin gibi evlat versin. beddua mı ediyor iyi bir şey mi söylüyor anlamak mümkün degil.
115.
"kusura bakma canım maalesef iki elim var."
114.
"Allah sana senin gibi evlat versin de gör gününü."
113.
-ne halin varsa gör.
dediğini yapsam ayrı dert yapmasam ayrı dert resmen.
112.
eve geç gelinir:
-anne ben acıktım
-yemek vardı ısıt ye sonra topla. günde kaç kere sofra hazırlıyacağım ben.
milletın annesi hemen hazırlardı falan bı bızımkı heral böyle dıyodu
111.
onun için üzülmene değmez o zaten koca kafalıydı.
110.
bizim eşekte bu hayalle büyüdü.
109.
Ama ogul iste (aglamakli bir ses) satsan satamazsiin ki ...
108.
Eve gidince görüşürüz seninle.(dişlerin arasından konuşur tabi bu esnada)