klarnetciye assolist muamelesi yapmak

entry1 galeri0
    ?.
  1. klarnetin faziletlerini, zurnaya karşı üstünlüklerini keşfederek hidayete eren necip türk medyasının şiar edindiği tuhaflıktır.

    klarnetçi kısmısı eskiden haddini bilir, üflemesi gerektiğinde elindeki alete üfler, sırayı savınca ya çaktırmadan kadın solistin götüne bakar, ya da devlet memuru gibi mal mal oturur dururdu. bu kısmını televizyon ekranlarında görürdük.

    programın ardından aletini kılıfına sokup mahalledeki meyhaneye koştuğunu ise görmesek de duyardık. bu müzisyen arkadaşların pek bi havası yoktu. üflemeli çalgılarıyla ekmek paralarını, rakı paralarını kazanan müzik emekçileriydi bunlar.

    taa ki şenlendirici vakasına kadar...

    bir gün ne olduysa oldu, hüsnü şenlendirici diye biri çıktı ortaya, piyangodan çıkar gibi. iyi klarnet çalıyor falan dediler, klarnet virtüözü dediler. allayıp pullayıp gözümüze soktular. kısa sürede ilah yaptılar adamı. konserlerde esas şarkıcının yanında onun da adı anılıyor artık. lambadan çıkmış cin kılıklı, kulağı küpeli resimleri gazete sayfalarını süslüyor. şarkıcı d.s. ile yaşadığı ilişki magazin basınının gündeminden aylarca düşmedi. karısını terketti haber oldu, terkettiği karısı estetik yaptırdı haber oldu. hakkında, Hüsnü Şenlendirici ve klarneti diye belgesel bile hazırlandı.

    şu sıralar televizyon programlarında klarneti o çalıyorsa, kameralar assolisti massolisti pas geçip hep şenlendirici'ye yöneliyor. iyi de, bu .mına godumun üflemeli çalgısını yıllardır çalanlar yanlış mı çaldı hep, bi hüsnü mü doğru çalıyor? ya da kulağı küpeli ilk klarnetçi olduğu için mi böyle oluyor?

    neden oluyor, nasıl oluyor bilmem ama, bu durum, yıllarını müziğe vermiş müzik emekçilerini ve sahneleri de en az sesleri kadar güzel assolistlerimizi rencide edici nahoş bir durum. yoldan çıkmış türk medyasının en kısa sürede bu adaletsiz davranışları terk etmesi bir müzik sever olarak en büyük dileğim.
    4 ...
© 2025 uludağ sözlük