erken dönem caz diye kabul edilen 1920 lerin başında, caz gruplarında etkin bir enstrüman olan klarnet, 1940 larda modern caz a evrimliştikçe yerini trompete bırakmıştır.
Özellikle johnny dodds erken dönem cazın en baba klarnetçisi kabul edilirken, sert çalış stiliyle özellikle blue note larda uzun uzun durarak çalması da onun klarnet çalma karakterinin en önemli öğesiydi.
dinlemek bile yeterince keyif verirken bir de çalayım bakayım nasılmış diye bulaştığınız anda bir daha hayatınızdan çıkmayacak olan kara mutluluktur. gözünü kapatıp parmaklarını kendi haline bıraktığın anda ne dünya kalır, ne insanlar, ne gam kasavet.
türk müziğinde sol, batı müziğinde si bemol çeşitleri kullanılır yaygın olarak. ikisinin arasında ses farkı yoktur sadece tuş dizimi ve boyutları farklıdır. yoksa ikisiyle de ağlar ikisiyle de ağlatırsınız rahatlıkla.
doğru düzgün, gerçekten klarinet sesi çıkartabilmek için bıkmadan çalışmanız gereken enstrümandır. yani öğrendim demekle bitmez çünkü 2 gün çalmazsanız 3 gün geriye gidersiniz.
ayrıca bu öyle bir sevdadır ki tüm hayatınızı değiştiren bir sazdır. siz klarnetinizi üflediğinizde o an sizin için hiçbir şeyin önemi yoktur. ne kadar sıkıntınız derdiniz tasanız varsa bir ucundan üflersiniz diğer ucundan gider dertler. yerine hiçbir şeyi koyamayacağım hayatımın aşkıdır...
Kendisiyle aşk yaşadığım müzik aleti. Sesini duyunca kendimi kaybetmemek için zor tutuyorum. Ne keman, ne piyano, ne gitar. O kadar sevdiğim ney bile bende klarnet etkisi yapmıyor.
Özellikle çingene müziği dinlemekten kendimi alamıyorum.
uflemeli bir calgi olan klarnet genellikle tahtadan yapilir ancak cinlilerin bu piyasayada girmesi nedeniyle artik daha cesitli karisimlar kullanilarakta yapilir.sol,sibemol,mibemol,alto klarnet gibi onbes civari cesidi vardir.
