bugün

ferrarisini satan bilge..en kralidir bu alanin.
(bkz: nüvit osmay)
(bkz: insan mühendisliği)
kitlelerin zayıf noktaları üzerine yazılmış kitaplardır.
bilindik anayasaları vardır bu tip kitapların. duygularını değiştir davranışların değişsin, davranışlarını değiştir hayatın değişsin ana fikri üzerine verilmiş vaazlarla uzayıp gider... ama hep bir şey eksiktir. bunu nasıl yapılacağından hiç bahsetmezler.

zira dünya üzerinde ki tüm can sıkıcı şeyler insanlar duygularını değiştiremediği için vardır...
ha bir de kişinin ilacı da hastalığı da yalnızca kendisidir bunu da unutmamak lazım...
bünyeye zarar vermeden birşeyleri değiştirme isteği uyandırabilme gücü olanı;
şimdi'nin gücü uygulama kitabı. yazarı eckhart tolle.
"katranı kaynatsan olur mu şeker, cinsine yandığım cinsine çeker" diyen atalarımızın dillerine rahmet okutan kitaplardır, kumaş adi ve çürük olunca nakış pek fayda etmez.
değil kişisel gelişim kitabı okumak yese bu kitapları, içinde olmayınca merkep gene merkep güzel kardeşlerim...
(bkz: para tuzakları)
en nihayetinde kişiye 'her şey sende biter evlat, her şey senin içinde' mesajı verince ben niye bu kadar para verdim bu kitaba diye vicdan muhasebesi yapmaya başlarsın. ve işte, gelişmeye başlamışsındır.
iç bayıltan kitaplardır. hayır ben bunca yıldır, hayır demeyi öğrenememişim, kendimle savaşmışım, çelişmişim, kitaptan mı öğreneceğim alla sen, git alla sen!*
şunu yap bunu yap dediği için insana sıkıntı veren kitaplar. biz onların hepsini yapsak kanatlarımız olurdu.
dost kazanmanın yollarını öğrenmek için neden bu kitabı okuyorsunuz? niçin dünyada en çok dostu olduğu bilinen kişinin yöntemlerini öğrenmiyorsunuz? kim bu kişi? onunla yarın sokakta yürürken karşılaşıp tanışabilirsiniz. ona üç metre yaklaştığınızda kuyruğunu sallamaya başlar...deyip beni dumura uğratan kitaplardan bir tanesidir. insan psikolojisine bir şekilde katkısı olduğunu sanan yazarlarımızın aslında ticari amaçları doğrultusunda falcıya, büyücüye, ev gezmelerine gider gibi giden hanım kızlarımıza, kız arkadaş edinmeyi beceremeyen delikanlılarımıza bir nevi moral vermeyi sıkıyorsa sen yapdemeyi farz edinen kitaplardır
her biri kendilerinin eşsiz, diğer kişisel gelişim kitaplarınınsa bir boka yaramadığını düşünür. halbuki diğer kitaplara getirdikleri eleştiriler, kendi kitapları içinde geçerlidir. hiçbiri somut bir şeyler söylemez. kitabı bitirdiğinizde elinizde sadece mal olduğunuzun bilinci vardır ama bunu düzeltmek için hiçbir şey yoktur. zaten mümkünde değildir. hani bir tanesi mutluluğun ilacını filan bulsa, üç tutam hede, bir çay kaşığı hödö karıştırıp için, daha mutlu olacaksınız dese, satış rekoru kıracak ama maalesef bu kitapların en ileri gidenleri "olumlu düşün" felsefesinden * ileri gidememektedir.
"kişisel gelişiyorum" derken insanı toplumdan uzaklaştıran kitaplar.
neler neler yaziyorlar kitaplara, gercek hayattan bir haber kisiler tepkisini bende uyandiran kitaplar..bugun uyandirilmalara kufurle cevap veriyorum..o zaman buna da bir cevap verelim..
bakin neler yazilmis;

sadece ask icin evlen: sonra evlilik aski olduruyor de, sen de oldur..askin ebesini atlamanin bir yolu da evlenmek..

bol bol fotograf cek: belki bir gun santaj yaparsin, paraya para demezsin..belli mi olur, bu ulkede herkes bir gun meshur olacak zaten..

telefonu coskulu ve dinamik bir sesle ac:yangin, cinayet, hirsizlik da falan tamam da olum haberi, sevgiliden ayrilma durumu bu gibi seylerde nasil dinamik olacaksin onu merak etmekteyim..

surekli ben durustum diyenlerden kuskulan: bak biz bundan surekli kuskulaniyoruz zaten, hatta daha cok goz onunde bulunsun diye basbakan, bakan falan yapiyoruz bunlari..

yagsiz sut ic, az tuzlu ye, kirmizi eti azalt: rakiplerine dikkat et, dar alanda kisa paslas, duran topa iyi vur, pres yap, pota alti mucadelesini kazan..sagdan git cuzdan bulursunu da buraya eklemeden gecemeyecegim..

ellerinle guzel bir seyler uretmeyi dene: mumkunse masturbasyon olmasin bu..

dus alirken sarki soyle: agzini suya dogru tut ki senden kurtulalim..
robin sharma - ermiş,sörfçü ve patron
içinde gereksiz birçok ögüt bulunduran, kişinin hırsını ve egosunu kamçılayan kitaplardır.faydalı olup olmadıkları tartışılır, ancak kişisel gelişim kitapları yerine kendi alanında başarılı insanların hayat öykülerinin okunması hem daha zevkli he daha faydalıdır.
"yabancıların yazdıklarını at bir kenara, türklerden de yabancı hayranı kalemlerin yazdıklarını keza." denilmesine neden olan ve bu nedenle "yok mu başka?" diye düşündüren , ancak, kalburun üstünde ahmet şerif izgören kitaplarını görünce ancak tanımlanabilir kitaplardır.
mesela;
hıdır kişisel gelişiyor,
şu hortumlu dünyada fil yalnız bir hayvandır,
iş yaşamında yüz kanguru,
avcunuzdaki kelebek,
süperman ve uğurböceği, (ahmet şerif izgören kitaplarından bazıları)
bireysel düşünceyi ve mücadeleyi öne çıkartıp gemisini kurtaran kaptan felsefesini dayatmaya çalışan kitaplardır. birlikte hareket etmeyi, bir topluluk olarak ortak hedefler çerçevesinde çalışmayı mahfedip tamamıyla kişinin kendisini olduğundan daha önemli hissetmesini ve bu anlamda toplumdan soyutlanmasını sağlayıp insanların birleşince ne kadar güçlü olacağı gerçeğini unutturmaya çalışan kitaplardır.
kişinin gelişimine katkıda bulunacağını iddia eden kitaplardır.
aslında her kitap kişisel gelişime katkıda bulunur.okurun nasıl okuduğu daha önemlidir.
hepsi aynıdır. bazıları anlaşılır yazılır bazıları edebi yazılır ama hepsi özünde para tuzağıdır.
kanımca hepsi aynı değildir. gözlemlediğim kadarıyla her kişisel gelişim hakkında yazan yazarların kendine göre yoğunlaştığı bir kaç nokta var. bu noktalardan hatta bu tek cümlelerden yola çıkıyorlar ve anlattıkları hemen hemen herşeyin özünde bu var. örnek vermek gerekirse erdal demirkıran daha çok insanın kendini keşfetmesi yani ne kadar mükemmel olduğunu ve neler başarabileceğini anlaması üzerine yoğunlaşmış. adı aklıma gelmeyen bir başka ünlü kişisel gelişimci de bardağın hep dolu yanına bakmak değil hem dolu hem boş tarafını bilerek bir nevi farkındalıktan yola çıkmıştır ki çoğu yazarın anlatmak istediği çok önemli bir noktadır. benim şahsi kanaatim bu bir kaç noktayı iyi anlarsanız o kitapların çoğunu okumanıza gerek yoktur.
kişisel gelişim kitabı olmaz! daha doğrusu kitapla olmaz.
kişisel gelişim eğitimi olur. yani ne demek istiyorum? kişisel eğitim seanslar ile alınır, türkiye de pek fazla yok sanırım böyle merkezlerden. mına kodumu yerinde, her başaran adam kişisel gelişim kitabı yazarsa, sonuç bu olur. herkes anladığı gibi yazıyor, senin anladığın dilden anlamıyoruz arkadaşım? sik gibi kitap yazıp durma, olmuyor işte, sen bu şekilde başarıyorsun ama, biz başaramıyoruz.

başlangıç olarak internet'ten ahmet serif izgorenin videolarını indirip izleyin, ne demek istediği anlarsınız. bakın kitaplarını okuyun demiyorum, izleyin. anlatıklarının yarısını sıkıyor belki, ama eğlenceli ve akılda kalıcı oluyor.
kişisel ekonomik götürüden başka bir şeye yaramaz.
okuyanın dışında kalan herkesi aptal kategorisine koyan aptalca saçmalıklarla dolu kitap türü.
1970lerden itibaren bilişsel psikolojiye verilen önemin artmasıyla kişisel gelişim kitaplarında inanılmaz derecede bir artış olmuştur.bilişsel persfektife göre bir davranışın nedenlerini anlamak o davranışa ne tepki verebileceğini belirler.yani burada bilişsel süreçler davranışlar arasında ara değişken işlevi görür.
kişisel gelişim kitapları fasa fiso olabilir ama psikoloji kitaplarından ayırdetme gerekliliği olan kiaplardır.