-Ne aramıştınız?
+Kafamda bir şey yok ama, böyle bol aforizmalı olsun, okudukça tokat gibi çarpsın böyle.
-Canan Tan var bayan, yüreğim seni çok sevdi.
+Hmm. Oldu o zaman.
okur ile kitap arasındaki bağlantıyı kuramamış, çözememiş ve bir sahafta okur insanların hem kafa dinleyebileceklerini hem de sukunet aradıklarını bilmeyen kişidir. öğrenmelidir.
kitapçıdan soğumaya neden olan tezgahtar tipidir. kitap satıyorsun elma armut değil mübarek, okuyacak bakacak karıştıracak belki 1 saat kalacak 2 kitap alıp çıkacak belki almayacak... kitapçılık buna uygun zemini oluşturmayı gerektirir.
o an kitapçıya girdiğinizde raflara doğru giderken kapıldığınız büyünün bozulduğu andır. bulunduğunuz yerin ne kadar ticari olduğunu anlayıp kitaplarla aranızda engeller olduğunu hissedersiniz.
kitabevine her gelen kişinin alacağı kitabı bilerek gelmediği düşünüldüğünde normal karşılanması gereken tavırdır. Yalnız soru "ne aramıştınız" yerine "özellikle aradığınız bir kitap varsa yardımcı olabilirim." diyerek cümleye dönüştürülebilir. Zira kimisi kitabın ya da yazarın adını unutur ve sormaya utanır, kimi kitap alacaktır ama ne alacağını bilemez yani yardımcı olunabilir, kimi kitabı bilir kendi bulmak ister ama bulamaz zaten bu tip müşteriye hemen sormamak, bir süre beklemek gerekir, kimi "kitap almak istiyorum ama ne olacağını bilemiyorum." der o zaman sevdiği tür sorulur.
hadi bu soru neyse de cevap alamamanin ardindan bestseller olmus ucmali kacmali bol atraksiyonlu vampirli isirmali kemirmeli yahut sihirli büyülü kitaplardan birini burnuma dayiyorsa musteri kaybedecek olan tezgahtardir.