Bir kitap neyi değiştirir ki hayatta diyeceğim ama bir ismail amca örneği var ki önümde size anlatmadan geçemeyeceğim.
ismail amca Muş'un Varto ilçesinin bir dağ köyünde dünyaya gelir. Fakirlikten ayağına giyecek çarığı bile yoktur. Okumaya kadar verir. imtihanı kazanınca Van Erciş Köy Enstitüsüne girer. Bir gün futbol oynarken arkadaşlarıyla kavga eder ve sınıfa gidip ağlar. Sıkıntıdan ve sinirden içi içini kemirmektedir. O an yanına gelen hocası da ona üzülmemesini söyler ve "gel seni kütüphane sorumlusu yapayım" der, eline de Tolsloy'un bir kitabını iliştirir. Küçük ismail o kitabı defalarca okur. ayrıca ismail artık kütüphane sorumusudur. Teneffüslerde ve etütlerde okul kütüphanesinde zaman geçirmektedir.
işte o küçük ismail yıllar sonra ankara yenimahalle bölgesinin milli eğitim müdürü olacak ve şahsi kütüphanesinde on bine yakın kitap bulunduracaktır.
şu an kısa yazabiliyorum bir sonraki entryimde daha detaylı bilgiler vericem.
bursadaki kitaplar şahsım tarafımdan toplanmaktadır. birileri ulaşmak isterse bir mesaj kadar uzağımdır. az çok düşünmeyin bursadaki yazarlar yardım edin.
kaldı 1 aydan daha kısa süre.
tanıdık tanımadık, yazar okur, çalışma arkadaşları, komşular herkes işin ucundan tutmuş vaziyette.
gaziantep'e gelecek yazarları ağırlamak boynumuzun borcu olsun, özel işlerim için birkaç günlüğüne şehir dışına çıkmam dışında pek sorun yok benim için, pazar günü döndükten sonra her işin ucundan sıkı sıkı tutulacak.
kalacak yer, gidilecek yerler için çalışılmaya başlandı bile, fiyatlar alınıyor, en anne ağzından pazarlıklar yapılıyor. çok yakın sürede detaylar oturacak.
gelmeyecekler şimdiden üzülmeye başlasın. zira o çocukların öpücüklerinin verdiği manevi haz sonrası küşlemeli, baklavalı, çalgılı türkülü yemeklerde olamayacaklar.
gaziantep'te bulunan dostların gösterdiği özveriye bir demet teşekkür öncelikle. sizler sayesinde çok harika işler çıkarıcaz orada. iyi ki varsınız!
okul müdürümüz de çok duygulanmış, ayrı bir sevinç içinde ve bizleri beklediğini iletti. "bir akşam yemeğinde konuğumsunuz" diyerek o meşhur antep sofrasında ağırlayacak gelecek olan tüm konukları. bunu duyduğum andan itibren yemek yemiyorum, çünkü iştahımı o antep mutfağından tatlara saklıyorum.
ulaşılması gereken o kadar çok nokta, o kadar çok yürek var ki...
kocaman kocaman laflar eden büyüklerimiz, ifade etmeseler de acizliklerini sessizlikleriyle kabulleniyorlar ve iş insaf sahibi insanların omuzlarına kalıyor. elbette planlı bir şekilde tabana yayılıp bütün sorunları çözecek gücümüz yok ama bir yerden başlamak gerekiyor. son resim, memleket olarak hava kadar su kadar etkili bir sivil toplum hareketine ihtiyaç duyduğumuzu gösteriyor. beklemek yerine harekete geçenleri saygıyla selamlıyoruz.
dağ gibi büyüyoruz.
herşey ayarlanıyor. elimizde bir sürü kitap, defter, kalem, giyecek, oyuncak...vs olmaya başladı. eksikleri dünyanın en iyi insanları ceplerindeki son liralarla alıyorlar, emeği geçen herkese sonsuz şükran.
(bkz: uludağ sözlüğü sevme nedenleri)
edit: bir insan evladı bu entryi hangi sebeple eksiler bilmiyorum ama ciddi anlamda ona söyleyeceklerim var. lütfen beni bulunuz.
minik yürekler sizden gelecek yardımları bekliyor.
bir kitap, bir defter, sizin bizim için ulaşılamaz şeyler değiller.
minik yürekleri sevindirmek bizim ellerimizde.
güzel bir sosyal sorumluluk projesi olup, zirveyi düzenleyenler ise teşekkür edilesi yazarlarıdır. bize bi türkü öğretmişlerdi ya, ''gitmesek de görmesek de o köy bizim köyümüzdür''.. hayır efenim yok öyle bişey..
gitmediğimiz, yardım eli uzatmadığımız köy bizim köyümüz değildir. burda niyet demogoji yapmak değil, şartları göz önüne serip oradaki çocukların okuyarak büyümesini, bilinçli insanlar olmasını sağlamak. evde durup tozlanacağına, gönderilmesi daha makul dur.
not: izmir ve bolu dan yardım etmek isteyen yazarlarımız bana ulaşmaları duyurulur.
kitap gönderen her yazarın seri artı oy veren melekleri olacak. her kitap için 1 gün boyunca tüm entryler artılanacaktır. bu da böyle bir kampanyamız olsun.
ulaşılamayan şey beraberlik, yardım etme duygusu.
bencilliği bir kenara bırakıp, ben merkeziyetçiliğinden çıkmamız lazım.
bizim size ihtiyacımız yok.
o çocukların sizin yardımlarınıza ihtiyacı var.
bir kitap veya bir defter sizin için ulaşılamaz şeyler değiller.
kalınacak otel çok çok uygun bir fiyata ayarlandı, rezervasyonlar yapıldı. bonus olarak akşamları benim rezidansımda sınırsız kahve, pasta, çay, alkol, antep fıstığı, katmer...vs ikram edilecektir.