Türkiye'de;
-Etiket fiyatinin yarisi kitabi okuyucuya ulastiran dükkana gider (bu yüzden satici kitapta yuzde50ye kadar indirim yapabilir. Gelis fiyati odur.)
- yüzde 20-30 arasi yazara gider.
-yüzde 8 kültur bakanligina gider.
-birkac lira basim ve diger maliyetler.
-birkac lira editör, kapak tasarisimcisi vd gider.
-geri kalani da yayinevine kalir.
Özetle kitabin maliyeti kitabevleri yuzunden pahalidir. Internetten alisveris bu yuzden daha ucuza gelir.
pahalı diye alınıp okunulmayan şey. bana kalırsa bu sadece kendi içini rahatlatmak için uyrudulmuş bir yalan. kitap okumamaya karşı geliştirilmiş bir refleks.
yoksa, en ucuz sigaranın bile 10 lira olduğu günümüzde ayda bir 10-20 liraya kitap alıp okumak pahalı bir zevk sayılmaz açıkçası.
bir diğer refleks de; zamanım yok yalanı. haftada 3 gün 1 saat geç uyu, elindeki akıllı telefonla facebook veya intagram sayfalarında 1 saat daha az dolaş. al sana zaman.
Pahalılığını bahane buluyorum. Bir insan istediği şeyi elde etmek için fedakarlıklar yapabilmeli. Sigara ve alkole gelince para veriyorsunuz ama. YKY yayınevinden dönüşüm, şeker portakalı ve küçük prens gibi kitapları 20 TL ye çok rahat alabilirsiniz.
Alacağınız kitap çok daha pahalı mı? Bazı seylerden feragat edin sizde.
Maltepe belediye başkanı ali kılıç bizlere hediye etmek için gitmiş kitaplar almış.yakında detayları paylaşır bende başkandan bi kitap almak isterim doğrusu.büyük bir hediye olur benim için.
Ve şubat ayına ait kafa dergisinin sayısını alan başlan ali kılıç kafa dergisiyle poz vermiş. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1631676/+
Türkiye'de çoğu kitap küçük boyutlarda ve küçük fontlarla basılıyor. Bu sebeple de Gözlükle ve büyüteçle zor okunuyor. Kimi zaman da bu sebeple kitap okuyucu tarafından yarıda bırakılabiliyor. Yurtdışında "Large-print" adlı insanların daha rahat okuyabileceği kitap formatı var. Tabi bir kitabın daha "iri" fontlarla büyük boyda basılması maliyetli bir iş. Fakat kitapların birim maliyetleri düşünüldüğünde o kadar büyük bir fark olacağını hiç sanmıyorum. Kaldı ki maliyeti için kağıt kalitesinden feragat edilebilir. Şu an çoğu kitap 2. hamur kağıtlara basılıyor mesela. Daha "iri" fontla baskı yapabilmek için 3. hamura (gazete kağıdı) basılabilir. Okuyucunun kitabı rahat okuyabildikten sonra kağıdın kalitesine bakacağını da zannetmiyorum.
edit. sanırım Bizde kitaplar depolarda dursun diye basılıyor. Depolarda fazla yer kaplamasın diye küçük basılıyor. Dolayısıyla bir depolama maliyeti de var. fakat, kitaplar daha rahat okunabildiğinde o depolarda kalmaz ki.
farklı perspektiflerden hayata bakmak, bunun yanında bilmediğin kelimeleri öğrenmek, artı olarak da düzgün cümle kurmayı öğrenip pratik hayata geçirmekten güzeli yok. kitab okuyun, okutun.
bu hayatta karşılık beklemeden sahip olduğu tüm dünyayı önünüze sunan dost.
kimi zaman hüzün, kimi zaman mutluluk dağıtır. ama her defasında kendinizden bir şeyler bulduğunuzu görür, bir sonraki buluşmayı dört gözle beklersiniz.
(bkz: vuslat)
Görsel ya da dokunsal yollarla; aydınlanma, anlama, bilgiyi artırma, beynin eğitilmesi amacıyla yapılmış olan; resimli, resimsiz, kauçuk kapak, kâğıt kaplama, jelatinli, jelatinsiz türleri olup; içerisinde önsöz, tanıtım, fihrist bulunan; bilgileri kaydeden, analiz eden, özetleyen, organize eden aletlerdir.
embesil, işe yaramaz tayfanın beğeni toplamaki marjinal gözükmek, karı-kız kaldırmak için başvurduğu yeni şeydir.
bu kankaların çoğu bestseller alıp okuyor. felsefe okuyanı da felsefenin derinlerine kafası basmayacağı için yine popüler olanı okuyor. bir de " ben sizden üstünüm cahil piçler " tribine giriyor yahahahah.
hem fakir, hem cahil, hem de elitist, hem burjuva olmak nasıl bir karakter yoksunluğu, nasıl bir şizofreniye giriştir ulan.
Korsan kitaba hayır ! isteyin ben kitaplarımı paylaşırım sizlerle,okuyun yeter ki ama rica ediyorum korsan kitap almayın. Korsan alıp okuyacağınıza hiç kitap okumayın daha iyi. Emeğini çaldığınız insanın, bilgisinden, hayal dünyasından, kaleminden de yararlanmayın !