özellikle romanlar için "hayal gücü" ürünü olduklarından yola çıkarsak biz buna mecbur kalmıyoruz açıkçası ki zaten romanın en temel amaçlarından bir tanesi de okuyucunun direk hayal gücünü etkilemek ve geliştirmektir. kurgu dediğimiz olayda "bebek sahili gibi bir yer" gibi bir tasvir kullanırsanız romanın yaratıcılığına hakaret etmiş olursunuz. zaten okuyucu yeni bir keşif istediği için o kitabı eline alır ve sabırsızlıkla okumaya başlar. her kitapta angelina jolie gibi hanımefendiler olacaksa ooooo çok sıkıcı olur.
Her kitap için geçerli olmayandır.bazen ruhsuz bir şekilde kitabı bitirmeye çalışırken kırk takla atarsınız, bazen de o kadar severseniz ki bitmesin diye beklerken bir çırpıda bitirirsiniz,bitince de üzülürsünüz.
Kitap bitiremememin ( burda hayal kurdum) yegane suçlusudur. 3 sayfa okuduktan sonra kendime geldiğimde saç baş dağılmış, üstümü başımı yırtmış oluyorum.
O yüzden arkadaşlar özetini çıkarıp bana okuyorlar.
Kitap okumayı güzel yapan şeydir. Filimlere kıyasla herşeyi sen ayarlarsın. Arada sırada sayfanın ortasında durup hayal edersin bi kaç dakika. Çiftleri birbirine yakıştırırsın hayal gücünde. Tek sıkıntı kitabın film olmasıdır. O kafandaki hayal baloncuğunu iğne ile patlatıverirler.