hayatlarımız bile kir'den geçilmezken iki güzel sözün altını özellikle çizmek güzel bir duygudur içinden bir parça gibidir bazen düşündüğündür bazen haykırmak istediğindir altını çizdiklerin.
Kişinin aslında en çok söylemek istedikledir tam da kafasından geçenleri özetliyordur içinde bulunduğu ruh halini iyi yansıtıyordur ve iyi hitap ediyordur falan fistan.
dünyanın en saçma olaylarındandır kendileri benim nazarımda. kıyamıyorum ben o kitaplara, gözüm gibi sakınıyorum, haydi asıl seninki saçma diyin ama kitabı incitiyormuşum hissi yaratıyor bende. post-itle yerini belirleyin mesela.
hiç usanmadan yaptığım eylem. aradan zaman geçtikten sonra okuduğu kitaplarda altını çizdiği yerlere göz atmak hep insanın yaralarını okşaması gibi gelir bana nedense.
Yapmadığım,daha doğrusu yapamadığım bir şeydir. Kıyamam ben kitaplarıma ,ilk aldığım günkü gibi kalsınlar isterim bu yüzden de beğendiğim cümleleri farklı bir yere not ederim en fazla.
amaçsız eylemdir. cümleyi çok beğendiğin için çiziyorsan, tekrar okumak için kitabı tekrar eline mi alacaksın, yaz bir kenara as panona. ayrıca kitap değerlidir. yarın öbür gün çocuğuma veya arkadaşıma orası burası çizik kitap vermek istemem. hepsi babamdan kalan sarı- kahverengi kitaplar zaten, dokunsan yırtılacak.
görsel zekaya sahip olan insanların yaptığı eylem. çizmeden yapamazlar. ama kütüphane kitaplarını çizip, özetini çıkardıktan sonra tekrar silmek çok zor oluyor. *
hep yapmak istediğim sonradan kalemi yanıma almayı unuttuğum eylem. halbuki yapılmasını şiddetle tavsiye ederim. tekrar dönüp okuması farklı bir haz verir insana.
kiminin sevdiği, kiminin eleştirdiğidir.
ben çizerim, ama öyle karalarcasına değil. hissettiğim bir duyguyu, bulduğum bir güzelliği sonra yine hissedebilmek için çizerim. Kitabın kapağını bir zaman sonra kaldırdığımda aynı şeyleri hissedebilmek güzeldir.
Ama sırf bu yüzden bir başkası ile paylaşmam kitaplarımı. çünkü eğer o cümleleri okursa içimi, ruhumu okuyacakmış gibi gelir.