kitap okumamanın hiçbir nedeni, bahanesi olamaz.
Hayatta öğrenemediğin şeyleri öğretir kitap sana.
Başına gelmeyen, gelemeyecek duyguları yaşarsın belki de.
En azından dünyaya 'o'nların gözüyle/ farklı gözlerle bakmayı öğrenirsin.
Bir de ;
Kitap okuyan insanın kelime dağarcığı genişken genelde bu insanlar klasik kelimelerle oluşturdukları cümlelerle dertlerini anlatır.
kitap okuyan insanın hayal gücü sonsuzdur; çünkü her kitapta kendine ayrı bir dünya yaratacak o dünyada yeni kahramanlarla tanışacaktır.
kitap okumayan insanın hayalleri de sınırlıdır ne yazık ki.
edit: çoğu şehirlerde 2. el kitap satan mekanlar mevcuttur.
para çok da bahane olamaz okumak isteyen insanlar için. istisnalar haricinde tabi.
kitapları sadece bilgi içerikli şeyler sanan insandır.oysa kitap okuyan insan sadece kitaptan bir iki bişey kapmaz. örneğin, bir roman okuyorsanız kendinizi karakterlerden biri yerine koyup empati kurabilir kendi doğrularınızı sorgulayıp inandığınız şeylerin aslında gerçekten size göre doğru olup olmadığını değerlendirmenizi sağlayabilirsiniz ama bazı insanlar(!)(?) kitap okumamanın eksikliği olmadığını herşeyi hayattan öğrenebileceklerini savunuyorlar.ama şu da var ki kitaptan öğreneceğiniz şeyi kitap bittiğinde-iki hafta bilemedin bir ay-öğrenirsiniz ama hayattan 20 ya da 30 yıllık hayatınızda anca öğrenirsiniz.
kısa ve 3 kelimelik cümleler kuran, çevresindekilere anlatabildim mi vb sorular soran en son (bkz: cin ali) okumuş sonra da okumaktan soğumuş insandır.
tâ küçükken beynini teknoloji ile doldurduğu için kitap gibi yavaş bir eylem yapamaz hâle gelmiştir artık. çünkü kitap okumak dingin, sessiz ve pür dikkat kesilerek yapılması gereken bi iştir. tabi daha önceleri bolca pc oyunları ile hızlılğa alışmış, yavaş reaksiyonlu eylemlerden artık hoşlanmayıp sıkılır hâle gelmiştir... bunun ilacı teknolojinin faydalarını bol bol anlatmaktır.
- Türkiye'de her 100 kişiden sadece 4,5 kişi kitap okuyor.
- Japonya'da yılda 4 milyar 200 milyon kitap basılıyor. Türkiye'de sadece 23 milyon.
- Birleşmiş Milletler insani Gelişim Raporu'nda, kitap okuma oranında Türkiye, Malezya, Libya ve Ermenistan gibi ülkelerin bulunduğu 173 ülke arasında 86. sırada.
- Japonya'da kişi başına düşen kitap sayısı yılda 25, Fransa'da 7. Türkiye'de ise yılda 12 bin 89 kişiye 1 kitap düşüyor.
- Toplam nüfusu sadece 7 milyon olan Azerbaycan'da kitaplar ortalama 100.000 tirajla basılırken, Türkiye'de bu rakam 2000 - 3000 civarında basılmaktadır.
- Gelişmiş ülkelerde kişi başına düşen yıllık kitap alımı, ortalama 100 ABD doları, Türkiye'de ise bu rakam 10 ABD dolarının altındadır.
birde bunlar kitap okuyan insanlar mal gözüyle bakıp asosyel damgası çakmaktadırlar.hey yavrum hey.
arkadaş asosyel diyorsun da ben kitap okurken senin asla gidemiyeceğin rüyalarında bile göremeyeceğin yerlere gidip,geliyorum...*
eksik insandır.bi yanı gelişemeyen insandır.ha kitap diye sırf para kazanmak için sırf birilerinin cepleri dolsun diye yazılan yazar bozuntusu insanların kitaplarını okuyosa ve kitap okuyorum diye geçiniyosa yine eksik olan insandır. zaman bulamamakta bi bahane değildir kanımca sözlükte yazmaya okumaya zamanın varsa kitap okumaya da zamamındır vardır zaten .
kendi isteğiyle okumuyorsa düz insandır. ama hayatında hiç kitap okumamış insanlarla büyümüş bir insansa,doğru dürüst hiç kitap eline geçmemiş bir insansa; talihsiz insandır.
kitap okuyan insandan farkları yoktur. sadece zevkleri farklıdır. herkes kitap okumaktan zevk almak zorunda değil. değil mi?
bazıları kitap okudukları için kendilerini üstün görürler, kitap okudukları için kendilerini bilge sanarlar. bunlardan uzak durmak lazım efenim. sağda solda 'ben kitap okuyorum, okumayan insanlara acıyorum' cicim ayaklarına yatıp eve gidip serdar ortaç dinlerler, evlerden ırak.