Kitap okuduğun anın boş olup olmaması okurken anlaşılmaz zaten okuduktan sonra anlaşılır. Karşındaki insanlarla konuşurken, kendi ideolojini savunurken, başka insanların hayatlarına bakış açından hatta daha bir sürü şeyden belli olur.
Kitap okumak boş değildir ve hiçbir zaman da boş olmamıştır. Siz ne kadar farketmesenizde hafızanızın REM ine yerleşen her kelime her hayal gücü kaydedilir. Ya da her cümle yapısı. Fakat bunu insanlar belirler. Kitap okumanın geliştirdiğini kültürlü biri yaptığını hepiniz bilirsiniz. Gelişim kitabımı okuyorsun, düşünceni değiştirir ve yansır. Bilim kurgumu okuyorsun, hayal gücünü artırır, daha düşünceli daha mantıklı davranırsın. Edebi roman (türk romanlar) mı okuyorsun, kat be kat daha kültürlü, dönemin zihniyeti hakkında bilgi sahibi olursun.
Asıl gerçek şu ki kendinizi geliştirirsiniz. Her insan bilgisiz doğar, bilgi merakla araştırmayla okumakla kendini geliştirmekle devam eder. Okuduğunuzun fazlasını okumaya çalışın aradaki farkı göreceksiniz.
Bende çok fazla roman ve hikayeden haz etmem ancak okuyana saygı duyarım insanların keyif aldığı şeyleri yargılamanın anlamı yok sonuçta ahlaki bir unsur değil.
Sadece okumanın boş olduğu doğrudur. Okuduğunuz şey bir kibrittir, dünyanızı ısıtacak alevin başlangıcıdır. Siz kibriti çakıp bırakırsanız, kitap okumanızın faydası, sadece kibritin size sağladığı ısı ve ışıktır. Oysa Okuyup düşünmek, hem aydınlatır hem ısıtır.
dünya telaşesinde bir mola ,
ruhun derinliğine bir rota olan
ve
içinde bedava yolculuk , sınırsız özgürlük , ücretsiz bir terapi barındıran kitapa yapılan büyük saygısızlıktır.
okuduğun kitaptaki karakterler ; hayatlarına devam etmeleri için
seni beklerler...
yatarken okursun... bir kervanla yolculuk yaparlar.. gece bir yerde dururlar... yemek yiyip ateş yakarlar....
uykun gelir , kapatıp kitabı yatarsın...
ertesi gün işteyken "şu işten gelse de yola çıksak artık" dediklerini duyar gibi olursun .
seni bırakıp asla yola çıkmazlar..
bu sebeple , yıllardır , öğretmenler , kitabın ; en iyi dost olduğunu söylerler..
fakat görüyorum ki aramızda cehaleti översem belki "yök'e atanır"ım zanneden andavallar var.
bütün artılarını geçtim..herhangi bi ortama mı girdiniz diyelim..siyaset,din,tarih,ilişkiler aklına gelebilecek herhangi bi konuda tartışma çıktı diyelim..o tartışmada kitap okumamış bi adamın bana üstün gelmesine imkan yok,ki komik bişekilde sinirleniyo karşı taraf zaten..aşk hikayesi bile olsa okumak fayda sağlar size,kelimelerin efendisi olursunuz..münazara yeteneğiniz gelişir,daha süslü cümleler kurarsınız..en iyi anlaştığım insanların da alayının evinde kitaplık olması tesadüf değil zaten..televizyonda salak salak yorum programı izleyip kafa dağıtcağınıza kitap okuyarak kafa dağıtmak daha mantıklı bence..hakeza kalitesiz diziler için de aynı şey geçerli..hikayeler anlatan romanlara da boş diyen adamın hiç kitap okumamış trollden farkı yoktur benim gözümde..ulan o hikayede hiçbirşey öğrenmesen o dönemin yaşam şartlarını,veya bilmediğin bi şehrin detaylarını öğreniyosun..hadi onları geçtim hafızan gelişiyo,ezber yeteneğin,okuma hızın artıyo..ne saman adamlarsınız amk..