Arap tarihinde de bu düşünce hakim olsa gerek ki dönemin zenginleri eğitimi sözlü alıp okuma yazmaları yokmuş. Okuma yazmaları olmamalarına rağmen aldıkları sözlü eğitimden mütevellit bilgili kişilermiş.
Şimdiden acıdığım yazar beyanı. Bi düşünüyorum da, bu adam silmarillion diye bi kitabın tadına hiç varamıycak, o destansı karakterler rüyalarına girmiycek. Bu adam hiçbi zaman atsız ın bozkurtlarını okuyamayacak, göktürkleri ailesinden biri gibi hissedemeyecek. Bu adam, hayvan çiftliğini ve 1984 ü tanıyamayacak, farklı bir yazım tarzının tadını bütün benliğin de hissedemeyecek. Üzücü bir durumdur.
bir kere geldiğimiz bu dünyada bir sürü bedenin içine girmek; o insan, o ağaç, o kedi, o gökyüzü olabilmek aslında mümkünken asıl zaman kaybı senin kitap okumadan geçen yaşamındır.
Sözlükte gün boyunca o kadar gereksiz başlıklara girip onlarca saçma salak entry'i okuyorsun ya, işte onları okumak yerine kitap okusan günde en az 50 sayfa okumuş olurdun.
boş insanlar için zaman kaybıdır. Git kızları kes, gez dolaş. Bakma sen gelişmiş ülkelerin kitap okuma oranına. Japonlar filan çok okuyormuş ama onların başarısı okumaktan değil zaten. Onların başarısı kız keserek yükselmiş. Kese kese en sonunda demişler ki şöyle eğimli bir yol yapsak da bacağın kalanını görsek. Eğimi hesaplamışlar. Üzerine kaç kız alır hesaplamışlar. Dayanıklılığı hesap etmişler. Daha sonra demişler ki kaç yıl dayanır. Sırf kadın bacağını daha iyi görmek için betonu geliştirmişler vs vs kitap okuyarak olmaz bu işler. Böyle karı kız peşinde koşarak olur.
Kitap okumaya harcanan zamanın daha verimli başka aktivitelere harcanmasının daha faydalı olmasıdır. Çok kitap okuyan insanlar genelde toplum dışına kazan hanzo tipler olup çıkarlar.