- olum ben dislerimi hic fircalamiyom ama genede beyaz lan niyeki?
- haci ben gecen bi kitapta okudum ona imkansiz diyolardi.
-way mkoyim kitap okuyaymisim bilirmisim oda yokki bende ..
en son hangi kitabı okudun sorusuna,
"ne kitabı yeaaaaa, ben en son cin ali'nin maceralarını okuyordum." diye karşılık verir.
en son ne zaman dişlerini fırçaladın sorusuna da,
"diş fırçalamaya ne gerek var yarım saat.. naneli sakızım ne güne duruyor! sonuçta ağzımdaki bakteriler diş macununun kokusundan tiksinmeli ki dişlerimi terketmeli..."
askerliğimi yaptığım yerdeki uzman çavuşlardan biridir. aramızda söyle bir diyalog geçmiştir.
askerden izne giden emraulun kapıdan çıkarken çantası aranmaktadır. aramayı yapan uzman, cristoph grange'ın koloni kitabını bulur ve şöyle bir öğüt verir.
-oğlum yabancı okuma lan türk oku.
ben o sırada kitapla yazarın milliyetinin ne alakası var gibi bir dumur durumundayken, uzman , astsubaya döner ve sarı dişlerinin gözüme sokarak 'komutanım ben hayatımda 4 ya da 5 kitap okudum ama şu çılgın türkleri 2 kere okudum der övünerek. işte başlıkta ki tanımın tecessüm etmiş hali bu adamdır.
not: tamam kitap pek matah bişey değildi ama askerde okuyabileceğin kitaplar sınırlı kardeşim. bölük komutanı uğultulu tepeleri neden ona imzalatmadan okudum diye çarşımı kilitlemişti. o derece açık fikirli askeriyemiz.