dünyanın en büyük cezasıdır. kişiyi bilgilenmeye ve etrafında olup bitenleri sorgulamaya anlamaya itmektedir. hiç boş bir beyinle dolu bir beyin aynı rahatlıkta uyuyabilir mi?
o kadar da içi boş bir uygulama değil.. eşini döven adama, 3 ay boyunca insanlık ve insan hakları muhteviyatlı kitapları okuma cezası veriliyor. ve adam gerçekten öğrendim, eşime elimi kaldırmayacağım diyor. hani haberin şişirilmiş olabileceği bir yana, bir çok suç için gerçekten caydırıcı bir yaptırım..
iyi birşeyle cezalandırma olmaz.
örneğin öğrencilere, ödev vererek cezalandırma yapamazsınız.
aynı şekilde, orucunu bozan bir kişiye, 61 gün oruç tut diyerek de cezalandırma yapamazsınız. oruç bir ibadettir cezalandırma aracı olamaz.
Çocukken en sevdiğim cezaydı. Renkli kalemlerle tuhaf bir el yazısıyla özet çıkarır sonra özete bakıp gurur duyardım. Ceza bitincede cırt cırtlı ayakkabılarımı giyip sokağa ip atlamaya giderdim. Ne güzel günlerdi.
Kitap okumaktan soğutan en gerzek cezadır.
Kitap, ödül olmalı, keyifle, merakla okunmalı.
Ceza verip, iki sayfa kitap okutmaktan soğuttuğunuz adamlarla uğraştırmayın artık bizi alla' sen!