okurun yalnızlığını, hayatta geri kalmışlığını, itilmiş kakılmışlığını, yoksunluğunu, vurgunluğunu, kaybetmişliğini, hüsrana uğramışlığını üstüne üstlük umutsuzluğunu gösterir.
Kizlarda 13 yasina kadar normaldir. 18 yasina gelip hala asiksa anormaldir ama iyi kizdir. 20 yasina gelmis ve hala asiksa bir psikologa gorunmelidir. 23 yasina gelmis ve hala asiksa bir psikiyatra gorunmelidir. 25 yasina gelmis ve hala unutamadiya ilac tedavisine baslanmalidir. 30 yasina gelmis ve hala sayikliyorsa akil ve ruh sagligi hastanesine kapatilip kaderine terk edilmelidir.
küçüktüm saçma sapan kitaplar okuyordum, o kitapların birinde stephen westmoreland isimli bir ingiliz kontuna aşırı derece abayı yaktım, iki yıl stephen da stephen dedim durdum tabi bir güzel babayı aldım, zira türkiyede nerede olacaktı benim kont stephen, neyse sonra aklımı başıma devşirdim, makul oldum, makul olunca sevgililerim de oldu, ben stephen'ı unuttum yıllar yıllar geçti ben diyeyim 6 siz deyin 7, ülkeler gezdiim dolaştım yaşadım en son danimarkaya kapak attım günün birinde stefan diye bir çocukla tanıştım, stephen ismin ingilizce versiyonuydu dancası stefan, hayaller gerçek mi oldu dersiniz oldu tabi canım sevgilim , canım stefan.
kitap karakteri sarılınca sarıldığınızı hissedersiniz, ağlayınca üzüldüğünüzü , belkide ilk öpüşmeyi bile bir kitap karakterinde hissedebilirsiniz . her zaman kalbinizin bir köşesinde ve gerçek hayattaki insanlara göre daha sadıktırlar .
cortazar'ın bir hikayesinde bir hanım vardı. belirsiz ve ana kahraman olmasına rağmen silikti. o kadar şirin bir tip gelmişti gözümün önüne, ulan kaç yıl oldu unutamadım.
Hayatımın büyük bir bölümünü kapsayan durumdur. Bir kitabı gerçekten sevdiysem eğer kendimi bir karakter olarak görürüm o kitapta. Bazen figüran bazen başrol. (bkz: ne deliliği saçmalama)