zaman zaman nukseden hastaligim. caresi yok gibi. bir ara her hafta kitap aliyordum. millet aksama eve ekmek peynir getirir, ben ise kitap getiriyordum. simdi biraz duruldu gibi.
muzdarip olduğum hastalık. yok abi dayanamıyorum. evde 500-600 kitap var toplasan 200 tanesini okumuşumdur. daha bugün 3 kitapla geldim eve. hayırlısı diyelim.
bir dergi almak için girilen d&rdan 4-5 kitapla çıkmaktır. alışveriş merkezine gidildiğinde arkadaşların alışveriş merakına aldırmadan "beni işiniz bitince x kitapçıdan alırsınız" demektir. gurur duyulası bir hastalıktır, ama bütçeye dikkat etmek gerekir.
kitapların kapaklarından tut, kokusuna kadar hasta olan insandır. kelime kelimesine çizer, veya çizilmiş yerleri okur deli gibi 'neden acaba?' diye sorar çizilmiş yerlere bakarak ve 2. el kitapları daha çok tercih eder ve illa seveceksen kitapları sev diye bağırır!
ileri evreye gelince " eh bari biraz daha alayım da 3-5 yıla güzel bir kütüphane açarım" mantığına dönüşüp anksiyete gibi semptomlarından kurtulunan hastalık.
bazen de çok sevdiğin yazarın kitaplarını elinde olmasına rağmen farklı baskılardan ya da yayın kuruluşlarından alma şeklinde de kendini gösteren hastalıktır. can sıkıldığında alınır, yoldan geçerken akıla gelir gelmez bir kitapçıya girilip alınır, fuar denk gelir alınır. herkese bulaştırmak gerek bu hastalığı.
herkese bulaşması istenen hastalıktır. bundan daha güzeli mi vardır ki? çok isterdim kocaman bir kütüphanede yaşamayı. olsaydı pek güzel olurdu. okuyunuz, çokca hem de