bismillahirrahmanirrahim, hamd ve salat ü selamdır.
dini eserlerde bu, fahri değil zaruri bir başlangıç cümlesidir. ki kitap ebediyete ulaşsın ve doğru yoldan sapılmasın verilen bilgilerde.
Edebiyat tarihinin en iyi giriş cümlesi: ""Anlatacaklarımı gerçekten dinleyecekseniz, herhalde önce nerede doğduğumu, rezil çocukluğumun nasıl geçtiğini, ben doğmadan önce annemle babamın nasıl tanıştıklarını, tüm o David Copperfield zırvalıklarını filan da bilmek istersiniz, ama ben pek anlatmak istemiyorum. Her şeyden önce, ben bu zımbırtılardan sıkılıyorum." (bkz: çavdar tarlasında çocuklar)
(bkz: J d Salinger)
Gerçi edebiyat yoruma açıktır ama bu kitabın giriş cümlesi genel olarak kabul görmüş ve beğenilmiştir. Hala okumadıysanız alın ve bu akıcı kitabı okuyun ey sevgili sözlük insanları. Hiç bir şey kaybetmezsiniz.
hakan günday'ın azil romanındaki ilk cümledir: "bu cümle yazmayı öğrendiğimin kanıtıdır." hatta ikinci cümlesi de bir kitaba yazılabilecek en güzel ikinci cümledir: "bu cümleyse okumaya devam ettiğinin kanıtı."
Çaydanlığın üzerinde yumurta, altında çay suyu fokur fokur kaynarken o soğanları ince ince kıyıyordu. Çayı alt demlikte demlemek adeti değildi belki ama ne servis yapacak bir misafiri ne kendisi vardı, çay demlemiş olmak için demliyordu işte. O çayı içmiyordu aslında, diyetteydi. Çünkü uyguladığı diyet listesinde çay yoktu. Ekmek arası haşlanmış yumurta ve soğan harikaydı doğrusu. Bunları yedikten yarım saat önce limonlu ılık su içerdi, yarım saat sonra da bir bardak nomal su. Su normaldi doğrusu ama o kendini hiç normal hissetmemişti. Elli kiloya sağlıklı bir şekilde ne zaman düşecekti. Aslında diyet yapmadan önce daha az yiyordu ve daha hızlı kilo veriyordu. Ama iş sağlığa gelince daha yavaş kilo vermek lazım tabi.