ve tenha bir plajda bir biçim vakti
büyüdükçe büyümekte sonbahar
gölgesine saldırmakta bir zıpkın ku$u
yıllar yıllar yıllar içindeyim
bir uzun zamanın elle tutulma vakti.
duruyor kayanın üzerinde bir sonbahar yaprağı gibi
paletlerini geçiriyor ayağına, $norkelini takıyor
bakınıp çevresinde dalıyor suya
dudaklarında tuzlu bir ıslık
gözlerinin altında
saati i$lemeyen ölü bir deniz vakti.
geçiyorum yosunların üstünden
-kim doğurmu$sa saçlarından doğurmu$ beni-
toparlıyorum mayomu, havlumu -daha bir sürü $eyi-
tıkıyorum çantamın içine
yola koyuluyorum ki, i$te bir otel vakti
-nedense pulların en çok yapı$kan vakti-
ki ya$am denen $eyde -geç algıladım-
gittikçe gittikçe bir kirlilik vakti.