Neyse, şimdi durum şöyle, ev kiralıyoruz, sonra kiraladığımız evi başkasına kiralıyoruz. yani ev sahibi 2 kişiye değil. sürümden zarar ediyoruz, kâr yok. üff karıştı kimse bi bok anlamadı, açalım.
bu işlemi yapanlar çoğunlukla öğrenci yada yazlıkçılar. öğrenci için; 9 ay kaldığı evi, ev sahibi anlayış göstermediği için -doğal olarak- 1 yıl olarak imza atılıyor kağıda. toplamda 1200-1500 liranın 3 ay boyunca gitmesine de göz yumulamayacağından, bunu da düşük miktara 3 ayda kalacak birini buluyoruz. cama da "öğrenciden 3 aylığına kiralık öğrenci evi" yazısı oluyor.
Şu sıralarda istanbul'da yapılabilir aslında. köprüdeki bakım yüzünden trafik sıkışıklığını bahane göstererek birçok kişi kısa dönemli kiralık ev arıyor avrupa tarafında.
özellikle vakıflara ait gayrimenkuller üzerinde sıklıkla yapılan işlemdir. ülkemizde çok yaygın olan adamını bulma yöntemi ile vakıflardan değerinin çok altında kiralanan gayrımenkuller, kağıt üzerinde yasak olmasına rağmen üçüncü şahıslara kiralanır.
bu kiralama yöntemi özellikle istanbul'da büyük bir rant kapısıdır.
öğrenci evi olması muhtemeldir.kiraci memleketine döner ama başarız olup(!) yaz okuluna kalan öğrenciler bu arkadaştan evi kiralarlar. böylece kiracının evini kiralamış olurlar. *
Türk Borçlar Kanunu 322. maddesinde Alt kira ve kullanım hakkı devri başlığı altında düzenlenmiştir.
Bu maddeye göre
1. Kiracı, kiraya verene zarar verecek bir değişikliğe yol açmamak koşuluyla, kiralananı tamamen veya kısmen başkasına kiraya verebileceği gibi, kullanım hakkını da
başkasına devredebilir.
2. Kiracı, alt kira sözleşmesi yapabilmesi için konut veya iş yeri sahibinin yazılı rızasını almalıdır.
