kitabı defalarca okudum.çok bağlandım.ilk okuduğumda kinyas karakterini sevmiştim.ikinci kez okudukdan sonra kayra'ya bağladım. kayra karakteri bana yalnızlığı,çaresizliği ve karanlığı anlattı.kendimi yalnız hissettiğimde ve bir şey yolunda gitmeyince aklıma kayra karakteri gelir ve ağlarım.
kitabı her gittiğim yere götürürüm.ben nereye gidiyorsam kitap da oraya gelir.
2014 yılında bir arkadaş tavsiyesi ile okumuştum. hayata bakış açımın değişeceğini ve bir sonraki gün her şeyin farklı hissettireceği aklıma gelmemişti. bana türkiye'den gitmeyi bir amaç haline getireceğimi de düşünmemiştim.
sonra da geri gelmeyi belki. insan öldürmenin ve insan yaşamının ne kadar değersizleşebileceğini de. kayra'nın dövdüğü kadınların çığlıkları hala kulaklarımda. kinyas'ın meksika'da her şey bitti diyerek baba ile kızını öldürmesi parayı almalarına rağmen. kinyas'ın her şey varı seçerek ailesine dönmesi ve kayra'nın bitkisel intiharı hiçbir şey yok yolunu seçerek. bunların hepsi aklıma kazındı ve çıkmaz artık. biliyor musunuz bende bazen düşünüyorum bu ikili gibi ölümle dans etmeyi.
yo aç kitabı bak. kayra afrika'da bir hizmetçi tutup karanlık bir odada kendini yok etmeye adıyor kendini. kinyas'ta evlenip işe giriyor falan filan işte.
Burada yazar bizim sınıfta bir kız vardı. Hatta buraya gelmem onun sayesinde oldu yıllar önce neyse konu bu değil. Kız baya bir süre bu kitabı yanında taşıdı. Sonra sınıftaki kızlar buna yeter artık bitir şu kitabı diye laf atmışlardı. Bu da böyle bir anımdır.