insanın kendisinden uzak durmasından kaynaklanır. Kendinden geçmek gerek,kendinden geçmeden kimseye uğrayamazsın çünkü. delirmek gerek aşık olmak için. Kontrollü olmak aşkla pazarlık etmektir. Acı çekmemek yoktur aşkta!
ya çok mükemmel bir aşkın içinden çıkmış olmanın "bir daha böylesini yaşayamam ki" ya da olabilecek en kötü tecrübeyi yaşamış olmanın "lanet olsun bir daha kimseyle beraber olmam, hayatımı bir jkez daha zindan edemem kendime" düşüncelerinin sonucunda gelişen durumdur. yoksa vasat bir ilişkiden sonra insan ümidi tükenmez.
aşksız yaşamak tuzsuz yaşamaktır. ama yine de kimse ne zaman aşık olacağını seçemez. beklemek, hazır olmak, aşka kalbini açmış olmak gerek. geldiğinde gelişini anlamak, güzelce ağırlamak, gidince de minnet duymak yaşadığına..
o ana kadar aşık olunan kişilerin problemli olmalarından dolayı, ciddi anlamda aşık olup, ciddi düşünüp, hayal kırıklığı yaşayamış olan kişinin bir daha aşık olmamak için kendine duvar örmesi sonucu oluşan hadise. olması gerekendir.
hiçbir erkek aşık olmamalıdır. gerçek anlamda aşık olan erkek cehennem azabına doğru ilerler. tabi doğru kız elbetteki vardır ama bulan dünyanın en büyük jackpot'unu vurmuş gibi olur tabi.
aşk teslimiyettir, aşkta duyguların apaçık meydandadır.
duygularını ortaya sermekten, birilerine teslim olmaktan korkuyordur.
merak da ediyordur aslında sevmek, sevilmek, delicesine hem de acaba nasıl?
yalnız gördükçe aşkından, acısından eriyenleri köşe bucak kaçıyordur bu duygudan.
bir gün zincirlerini kırıp, "işte bu" dediği vakit yahut paraşütle atlayacak cesareti bulan bünye bundan daha da uçuğunu yapmak istediğinde misal aşık olmak.. hıh işte o zaman teslim edecektir kendini.
5 yıl önce olay yerinde görüldü en son. sonrasında yaşananlar başıboş duygulardı. aşkı aramaktan başka bir şey değildi. tekrar o duyguyu yakalamaya, bulmaya çalışmaktan başka bir şey değildi. son tahlilde ne hissettiğini bilmeyen, belki de hissetmeyen saçma bir ruh. kimseye aşık olamamak planlı bir şey değil ama rezil bir şey. olmaz olası...
