yaşanacak ve gezip görülecek onca yer , doğa harikası mekan varken buzdan evlerde yarak kürek hayat tarzıyla , balık tutarak geçinmeye çalışmalarıdır. bizim ülkeye gelsinler zaten direk mülteci ayağına 800 lira cepte amk. bizden iyi yaşarlar.
ayrıca o giysiler ne amk. olucak şey değil. onlara değil oraya yerleşen atalarına kızıyorum.
la adamların zaten o 800 lira paraya ulaşacak parası olsa... sıkıntı orda. para diye bişi yok ki adamlarda.
bbc belgeselinde izlediydim, adamlar bi hayvan avlayıp yerin altına gömüyolar, ihtiyaç oldukça çıkartıp 1 kg, 1 kg 1 yılda yiyolar. her zaman nofrost buzdolabı. elektrik de yakmıyo. ev desen, "bu ev eskidi" desen yenisini elle yuvarlaya yuvarlaya yapıyosun. hanım desen alışveriş yapacak yeri yok ki sinirden kaşlarını yolasın, çocuk ayrı bi alem, etrafta isteyip de zırlayacağı bi nane yok, vur kafasına "ben evden kaçıyom" dese 500 metre gitse kutup ayısı, kar kartalı götünü yer biliyo... daha bissürü şey.
böyle avantajları da var. bakış açısı güzel de, koy götüne gitsin onlar da öyle a.k. adamların aklına karpuz kabuğu getirme, orda karpuz donuyo.
