içinde bulunduğumuz yüzyıl itibariyle kabulu mümkün olmayan söz...
bilindiği gibi mevlana anadoluda sünni islamın yayılması için uğraş veren bir islam bilginidir. keza bu söz de; coğrafya üzerinde selçuklu devleti eliyle yayılmak istenen sünni islam'ın yerleştirilme felsefelerinden yalnızca biridir. bir diğeri de malum; kafaya vura vura "gel bize geeel .mına koduum" yöntemi olmuştur.
dedik ya içinde bulunduğumuz yüzyılda geçersizleşmiş bir felsefedir diye.. yerine hem siyasi iktidar çevrelerince hem de çağın gereği olarak "kim olursan ol yerinde dur ve etnik kimliğini yaşat" felsefesi otur-tul-maktadır.
bu konuda yapılacak tartışmalar ise; milliyetçiliğin tüm dünyada egemen ideoloji haline getirilmesi ya da etnik unsurların yaşatılma hakkının insanca bir hak olarak kullanılması başlıkları altında olmalıdır kanımca...
mevlana'nın, büyük bir aşkla bağlandığı ve kendisini bırakıp giden (veya öldürülen) şemsi'ye sesleneşidir.
''hamdım-piştim-yandım'' sözleri ve şemsi'ye yazdığı erotik şiirleri hatırlanırsa bu söz doğru yorumlanacaktır.
her an düştüğü umutsuzluk kuyusunda biçare bekleyen beşeriyete bir çağrıdır.
umutsuzluğundan yine kendini kendin kurtarırsın, sen gelmeye niyetlenmezsen sana kimse fayda etmez. bu geliş kararlı olsun, öyle yüzlerce kez bozduğun tövbeleri bir daha bozman gerekmesin. gel ki zaten heran her dem çağrılmadasın. önce bişnev yani işit bu gel sesini. sonra bir adım at, her adımın için bin adım sana karşılama kafilesi gelir.