politika, politikacılara bırakılamayacak kadar ciddi bir iş olmasından müteferrik kahvehanelerde, okullarda, sokakta, kadın günlerinde, komşu sohbetlerinde, erkek berberlerinde, kadın kuaförlerinde, kafelerde, barlarda, manavda, fırında ve her yerde tartışılması gereken bir konuyu geçiştirme çabasıdır.
bu apolitik insan yakarması değildir. bu politikanın kahvehanede yapılmasına karşı çıkan yazar yakarmasıdır.çünkü insanlar evet ini de hayır ını da bağnazca desteklemektedir. yani ne kadar tartışırsan tartış sonu olmayacatır hatta insanlar arasında kin gütme durumu oluşacaktır ve bu tehlikeli bir durumdur.
referandumun amacını, geçirilmek istenilen anayasanın önemini kavramak ve bulunulan her alandı sonuna kadar tartışmak neden hayır denilmesi gerektiğini anlatmak ısrarla anlatmak gerekmektedir oysaki.
çünkü her anayasa değişikliğinde olduğu gibi bu anayasa değişikliğinde de, halkın sırtına yük bindirilecek, hakları biraz daha ellerinden alınacaktır, bu duruma direnmek gerekmektedir.
her yerde, her platformda, her alanda.. sesimiz yettiğince, gücümüz yettiğince..
insanlar giderek çirkefleşmeye birkinleşmeye başlamıştır.
evet diyecek gurupların söylemleri:hayır diyenler darbe istiyor.
hayır diyecek gurupların söylemleri:evet diyenler humeyni devrimi istiyor.
bununla kalsa iyi.dost dediği adamla farklı düşünüyoruz diye insalar kanlı bıçaklı olmaya başladı.
arkadaşım evet diyeceksen gidersin 12 eylül günü mühürü basarsın evet bölümüne bitirirsin işini.
arkadaşım hayır diyeceksen gidersin 12 eylül günü mühürü basarsın hayır bölümüne bitirirsin işini.