güzel, komedi türünde bir türk filmi.gürgen öz'ün kendini aşma konusunda yaşadığı sıkıntıyı gözler önüne serer ayrıca. öyleki tv makinası'ndaki mimik , konuşma tarzı vs. hiç ama hiç değişmemiştir.
türkmax kanalı için özel olarak çekilmiş filmlerden biridir kendisi. http://www.turkmax.tv
herşeyin kilide, bir kilide dönüştüğü günlerde;
herkesin bana bir eşya gibi baktığı günlerde;
kilitle beni,
ey eşya bakışlı sevgilim!
eski bir ceviz sandık gibi bırakıldığı yerde
ölü bir şairin,
taflanların arasında öylece duruyor olması
ve kimsenin ona yüz vermemesi gibi
anma gününde...
Kitab'ımı Yalnızlığa indirdiğim günlerde;
Aşkların bile ben geçerken eğildiği günlerde;
nehirlerin bir testiye sıkışıp kaldığı günlerde;
doğur cübbeni cüneyd;
cübbeni doğur;
beni kilitle cüneyd;
beni kilitle...
parmak uçlarıyla bir taflanı ufalayan şair;
elinde ulu bir ağaçla oynayan şair;
kendini doğum günü gibi hissediyor bu kentin,
ölü doğmuş bu kentin doğum günü gibi hissediyor
anma gününde...
bırakın hissetsin, beni kilitle!
je suis un vieux boudoir plein de roses fanées
çekmeceler açık dursun,
çekmecedeki solgun gülleri kilitle!
ve sandığı sulara bırak, bırak aksın o sandık;
onu var eden ulu ceviz ağacına doğru aksın,
herkesin bana bir eşya gibi baktığı günlerde...
küçük ve salak kızların ** kendi aralarında sobeleme adını verdikleri cins oyunu oynarken, sobelendiklerinde cırtlak sesleriyle çığırdıkları sözcük. * (bkz: kilit kilit kilit işte)* bu olaydan sonra oyun aynı ebeyle devam eder. *
5. nesil çaylak yazar aynı zamanda biricik, sevgi pıtırcığı arkadaşım olur kendileri. 7\24 benimledir. sınıfta, odada, çarşıda, yolda benimle olan geleceğin umudu genç doktor adayımıza hoşgeldin demeyi borç bilerek, hoşgeldin canım kardeşim dediğim yazar adayımızdır.
mustafa necati sepetçioğlu nun kitapta konuşturduğu karakterlerin dili çok hoştur. "diyesiymiş, soyha, ...dedik mi, dedik" akılda kalanlar. karakterler gerçek gibidir, akıcı bir üslupla yazılmış. okunası serinin ilk kitabıdır.