yun. ekklisía εκκλησία.
“cemaat, hıristiyan cemaati”.
yunan ahitinde a) “topluluk, çöldeki topluluk” muhtemelen israiloğulları, b) “kalabalık, âhâli, cemaat, topluluk,” ve c) “hıristiyan topluluğun iştirâk ettiği toplantı, bir nevî parlamento,” mânâlarında tevil edilmiş olan terim.
ahit'te acts olarak da adlandırılan işler bölümünde “ekklisía” (εκκλησία) sözcüğünün geçtiği yerler parantez içinde verilmiştir.
a) çöldeki “topluluğun” arasında yaşamış, sina dağı'nda kendisiyle konuşan melekle ve atalarımızla birlikte bulunmuş olan odur, bize iletmek üzere yaşam dolu sözler aldı (7: 38),
b) tiyatrodaki “topluluk” karışıklık içindeydi. her kafadan bir ses çıkıyordu. çoğu ne için toplandığını bile bilmiyordu. bunları söyledikten sonra “topluluğu” dağıttı (19: 32, 41),
c) soruşturacağınız başka bir durum varsa, bunun yasal bir “toplantı”da çözümlenmesi gerekir (19: 39).
en son kiliseye gittigim yalnız tek dua ettim.
intihara meyyal bir arkadasım var. tanrım dedim onun kalbinden kotu dusunceleri al, cok uzun bir omru olsun, mutlu ve saglıklı olsun.
uamrım duam kabul olmustur ya da oluyordur.
su mubarek sukran gunlerinde her gun bir tanesi yemek veren hristiyanlar icin ibathane benim icin restoran islevi goren yerlerdir. Ellerine saglik hic esirgemiyorlar yemekler bol bol ,guzel guzel geliyor da su domuz etini azaltasalar daha iyi olacak... kutsal restoranim olan yerlerdir.
Etimolojisi Yunanca "ekkalisa"dan gelen kilise, Hıristiyanlık dininin mabedidir ve aynı zamanda Hıristiyan cemaatlerine verilen addır. Kiliseler, büyüklüklerine göre katedral(büyük kilise) ve şapel(küçük kilise) olmak üzere; mimarilerine göre romanesk(Roma tarzı) ve gotik(Gotların tarzı) olmak üzere ikiye ayrılır.
Kiliseler, estetik olarak içinde resim-heykel barındırdığı için camilerden ve sinagoglardan(havra) çok daha üstündür. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2407941/+ https://galeri.uludagsozluk.com/r/2407942/+