baskılardır. şöyle ki; sigaraya başlayan ortaokul öğrencisi evladınızın harçlığını kesersiniz "sigara alamasın" diyerek... bu sefer cebinizden para alır, gene içer o sigarayı. veya size yakalanma korkusu ile odasının perdesini delik deşik etmek gibi bir suç işler... baskı dediğimiz şey ise her daim suç oranını arttırmaktan başka bir şeye yaramamaktadır.
başkaları tarafından kişisel haklarına haksızca tecavüz edilen insanlar, hayatlarında sinek bile öldürmemişken suç işlemeye yönlenebilirler. bunun ne zaman ve nereden ortaya çıkacağı belli olmaz ve herkesin başına gelebilir.
iki cocugunuzu tek başınıza büyütmektesiniz. o günde aybaşıdır. siz küçük kızınız dersanede oldugundan ona para götürmeye dersanesine gidersiniz. kızınız derstte oldugundan memura bırakırsınız parayı. sonra fomaraya inip büyük kızınızla yemek yemek istersiniz. çünkü paranız vardır. aybaşıdır o gün. bunun verdigi kıvanç ve mutlulukla belletmen ögretmenlik yptıgınız yurda gitmek zorundasınızdır. büyük kızınızdan ayrılırsınız, 38'e binersiniz. derken telefonunuz çalar. arayan küçük kızınızdır. derstten çıkmıştır. parayı nereye bıraktıgınızı sormak için aramıştır. tam ona durumu açıklayacakken karşınızda oturan bir adam işaret parmagını sallaya sallaya ; kapat o telefonu, kaza yapıcaz, senin yüzünden ölemem ben kapat o telefonu diye bagırır. o gün aldıgınız maaş, kızlarınızı aç bırakmayacagınızdan dolayı duydugunuz mutluluk uçuverir telefonunuzdan.
size öküz gibi parmak sallayan bu hayvan adamı parçalamak bölmek öldürmek istersiniz.
ama hala kızınız anlaamamıştır adamın gürültüsünden ne söylediginizi. ona durumu izah ettikten sonra kapatırsınız telefonu. ve öküz adamla atışmaya başlarsınız. adam bir kadın olan size bırakın bayan muamalesi yapmayı insan muamelesi bile yapmamaktadır. otobüsten inmeden evvel adama bir tekme savurursunuz. tüm hıncınızı bastırmak adına.
ve işte adliyelik olursunuz.
ikiye ayrılır:
1.psikolojik etkenler
2.fizyolojik etkenler
ee ne olacak şimdi? farz edelim ki bu etkenleri ortaya çıkardık ve suçu işleyeni anladık. ne olacak sonrasında? onun suç karşlılığında alacağı cezayı azaltmaktan başka ne işe yarayacak? adamın teki içip içip karısını dövüyor, bir akşam kadın dayak esnasında direndi, kocasının rahatça dövmesine izin vermedi diye lime lime doğranabiliyor. ve sen kalkıp bu şerefsizin neden suç işlediğini anlamaya çalışıyorsun. işe bak! veya bir kişiliksiz sırf zevk için bir çocuğa tecavüz ediyor. ve savunmasını da karım beni terk etti, psikolojik bunalımdayım şeklinde yapabiliyor. ohh be, neyseki psikolojik bunalımdaymış, artık rahatça onun cezasını azaltabiliriz diyoruz evet yapıyoruz bunu. kanunlarımız da bunu sağlıyor zaten. suçlunun hakkının mağdur haklarından daha etkin olan bu yasalarla, suç işlemeye iten etkenler iyi bir şekilde kullanıp onu masum bile yapabiliriz. peki ya mağdurun hayatı? amaan zaten tahrik etmişti, di mi?