Bazen teknosa benzeri mekânları gezerken birçok kişinin aklından geçer; acaba şöyle iyisinden bir canon alsam mı diye. Tabi böyle bir ürün için vitrinin altında ki etiketlerde oldukça caydırıcı niteliktedir. bu fikrinizden olaya eşek hoşaf perspektifinden bakan bir arkadaşınıza bahsedince genelde hep ''olm sen manyak mısın, fotoğrafçı mısında bir makineye 1000 tl vereceksin, kafayı mı yedin? Fazladan bir milyarın varsa sen bana ver. hem evleneceksin barklanacaksın yarın öbür gün ona para verir mi!'' cevabını alırsınız ve bir an acaba çok mu abarttım, gerçekten çok gereksiz bir şey mi diye tuhaf olursunuz kendi kendinize... Tepkiler böyledir genelde ama şu da var ki; hayatta öyle zaman olur, öyle yerlere gider, öyle sıra dışı şeyler yapar ve yaşarsınız ki ne o işi bir kere daha yapmak, ne o yere bir daha gitmek nede o arkadaş gurubuyla o şehirde bir araya gelmek isteseniz de nasip olmaz...
Bu gibi etkinliklerde mutlaka bir şekilde resim çekersiniz, fotoğraflanır bazı kareler... Doğal olarak herkesin kameralı cep telefonu ve bazılarımızın da üzerinde yazan mega pikseliyle uzaktan yakından alakası olmayan '' gri renkli dijital makinle'' vardır.
Gezme tozma, işi biter eve dönersiniz yorgunluğunuz geçmeden, üzerinizi değişmeden acaba resimler nasıl çıktı bayağı yere gittik çok şey çektik, faceye koyulacak tarzda ciks resim var mı bir bakalım der ve mikro sd hafıza kartınızı pc'ye takarsınız. içlerinden güzel birçok resim görürsünüz gittiğimize değdi valla hakikaten güzel dersiniz. Ancak öyle fotolara gelirsiniz ki sevdiğiniz bir arkadaşınız ya da sevgilinizle hatta anne baba ile olan bir resmi kendinizce özel bulur, diğer arkadaşlar ve mekândan ayırmak için kırpmak istersiniz. Bu işlemi yaparken o net resim yakınlaştırınca öylesine çamur dağınık bir renk alır, son çare olarak biraz Photoshop, biraz rötuş dersiniz ama resim zaten çözünürlük yönünden zayıf kaldığı için pek işe yaramaz. Ulan ne güzel resimmiş keşke az daha kaliteli çekilseydi, bir daha ne zaman gideceksin buraya ve böyle bir kareyi nasıl yakalayacaksın der ve sonra ''yau aslında olacak bir iyi makinan'' dersiniz içinizden. Tabi zaman olur belkide bir delilik yapar, sonunda iyi ki de almışım diyeceğiniz o makineyi alır ya da gene vazgeçersiniz...
Garip değildir aslında, günümüz Türkiye'sinde gerçekte çok sıradan bir şey olmasına rağmen ihtiyaçlar ve imkânlar denkleminde hep çözümsüz kalır ve cep telefonunun vga kamerasına talim etmeye devam edersiniz...
