mine hanım adına hüzünlenmeme ve yeterli donanımın,bilgin yoksa, kimse kimse ayar vermeye kalkmasın şeklinde düşünmeme sebep olmuş ayardır.şu ayar işi ekranlarda yapılmasa,çocuklar izliyor bunu sonuçta. madem verecek cevabın yok,ne diye haddini bildiricem mooduna bürünüyosun,sonra ayarı alıp küsüyosun çocuklar gibi,ne gereği var?kaldı ki,yok siyasi dava, yok boşanma davası, yok milyon dolarlar falan,ne alaka..konumuzla ilgisi ne bunların,hani amaç ben bi ayar vericem şimdi hatemi'ye ehikiki ise,gördük işte.
mine kırıkkaanat'ın yediği ayar değil de, kezban hatemi'nin oportunist ve çirkin yüzünün aleniyet kazanması olayıdır.
mine kırıkkanat her ortam ve tartışmada kezban "demagog" hatemi'ye cevap verebilecek derinlikte bir insandır ama ne hikmetse o gün susmayı tercih etti. belki de kezban hanımefendinin çirkinliği iyice ortaya çıksın diye konuşmadı. *
düşünmeden konuşmanın sonucunda gelen ayardır. yazık gerçekten üzülüyor insan. biraz kaliteli olmak lazım, insanların gözünün önünde bu duruma düşmek gerçekten üzücü. iftira artık toplumumuzda ve medyamızda çok basit bir şekilde atılır oldu.
hukuka güvenimiz kalmadı.
sorunun özü bu. ayardan ziyade kezban hanımın çene kuvveti demek daha doğru olur.
mab deyimiyle sokaktaki vatandaşın hukukun gücüne artık inancı kalmadı. saygılar efendim.
mine kırkkanat gibi 60 yıldır aynı lakırdırları yapan, görevi sadece bu klişe lafları söylemek olan, düşünmekten ve gerçekten araştırmaktan aciz olan gazeteciler için az bir ayardır. solcu olan gazetecilerin gerçekten sıkıştıkları yerde, bel altına vurmak denilebilecek tarzda saldırmaları hiç değişmedi.
mine kırıkkanat'ı sus pus eden ayardır. bu vesile ile kezban hatemi'nin ne denli cazgır olduğunu da öğrendik efenim.
o ne ayardır öyle ya, kadın bir süre kendine gelemedi. çocuk gibi azarladı nerdeyse.
eee boşuna dememiş atalarımız bilmiyorsan sus adam sansınlar diye. öyle rastgele konuşursan olacağı bu işte mine. adama yedirirler böyle lafları işte.