ağzımızda diş kalmadı, daha bu insan dişçi olacak da, dişlerimizi düzeltecek, ölme eşşağam ölme, neyse, o günler de gelir zaaar, bu insan evladı da ikizler, allahım,nedir bu ikizler bolluğu, kafayı sıyıracağım.
şaka maka, keskindir kendisi nicki gibi, o yüzden çok çene çalmadan ufaktan kaçayım, doğum günü kutlu olasıca, ömrünce mutlu olasıca, nice mutlu yıllara.
mesafeler ne kadar uzun olursa olsun sevgisini herzaman üzerimde hissettiğim, dün de bugün de yarın da hep yanımda olan babama.. babalar günün kutlu olsun..*
doğrusu küpüne zarar olan ama kimi yerlerde keskin sirke götüne zarar verir olarakta nakledilen, zarar vermesi konuşuladursun bilakis basur hastalığına iyi geldiği ve o memeli bölgeyi kuruttuğu söylenilen sirke türü. 72-79 yılları arasında deney olarak 7 basur lu incelenmiş ve keskin sirkenin göte zarardan çok yarar verdiği açıkca gözükmüştür.
denk alması gereken ayağı 46 numara olduğundan ayağına denk bir çocuk mezarı alması gereken yazar. ne zaman çocuk yapıcam desem ayak parmaklarını oynatıyor.
ayakta mantar etkisi yaratan yazar. ne zaman canım mantar sote çekse, ayağım çekmiyor gitmiyorum. ayrıca bir dişci olup para etmez dişleri pahalı satmaktadır efenim. diş alıcak olana duyurulur.
çok güzel mantar yiyen yazar. nezaman bi küşeye sotelense hemen yakalanıyor ama. diş protezlerini karaborsada sattığı yalanına da itibar etmeyiniz efenim, hurafe onlar.
yarın dişciye gideceğim dedim.
bana çok acıyacak dedi,
uyuşturmazlar mı dedim,
hayır uyuştururlar ama acıyı hissedersin dedi,
dedim peki sen nasıl çekiyorsun diş,
dedi benim ayakkabım var.
borsada bjk hisselerini alıp parayı bulmuş yazar. bizim bu nickaltlarından sonra çaylak olacağımızı bildiği halde hiçbir şey yapmayıp köşede oturmaktadır kendileri. ayrıca kendisi piknik tüpü gibi bir adamdır. kısa boylu ve şişkodur.
bana zorla facebookta "beni ne kadar çok tanıyorsun" testi çözdürmüştür. 10 sorudan 2sini bilerek bir rekora imza atmama sebep olmuştur. fakat kendisinin üroloji uzmanı olduğunu sanıyordum meğersem bir türkologmuş.
3 yıldır aynı bulutların altından geçiyorduk, aynı havayı soluyorduk, aynı şehre saydırıyorduk,aynı insanlara kızıyorduk belki de. msnde başlayan muhabbetlerimize küfürler nokta virgül gibi geliyodu. 3 yıldır aynı şehirdeydik ama birbirimizin varlığından habersiz. haberimiz olunca da bi kere görüşebildik ya neyse. : )
aradığın huzuru mutluluğu hep bul emi? ama önce o mutluluğu gülerek belli et hep. gül ama gülmenin değerini bilmek için ağla önce. ağla biraz ama geçerli bi sebebin olsun. eğer şu an o sebep hala seninleyse ağla hadi, ama çok diil. gül sonra tamam mı? hep gül.
gecenin bi yarısı yine içime doğmasın bir şeyler. ya neyse lan ben daha bir şey demiyorum. gözlerinden öptüğüm yazar karşim. iyi ki varsın..
