bana 24 yaşına kadar hep karşındakilere kötü davranma, adam ol, adamlık kavgayla olmaz, büyüklük sende kalsın gibi şeyler öğretildi.
bunun sonucunda erkeklere de kızlara da aynı mesafede arkadaş olabilen, karşımdakini çoğu zaman kendimden fazla düşünen bir insan oldum. peki ne oldu?
* 2000 liraya web sitesi yaptığımda, 3 ay, her gün 8 saat çalışmama rağmen bitmeyen şirket web siteleri oldu.
* fikirlerimi dost dediğim insanlarla paylaştığımda, beni projenin dışında bırakıp, kendilerinin benden habersiz projeleri yapıp paranın amına koyduklarını gördüm. işler sarpa sardığında ancak bana haber verildi, o da varolan sistem çalışmadığında. oturdum yazdığı sistemin çalışan halini yazdım, adam bana "al kardeşim ben bu projeyi yaptım, bu parada senin hakkındır." demedi. senin hakkındır, afiyet olsun dedim, sustum.
* bir kadından hoşlandığımda ona nasıl yaklaşacağımı hiç bir zaman bilemedim. fakat bir kadına köpek çektiğimde nasıl benim peşimden koştuğunu gördüm. (değişim zamanlarıydı)
* sadece para kazandığımda insanların benimle görüşmek istediğini, ailemin bile param varken bana adam gözüyle baktığını fark ettim. sonrasında aslında paranın çoğunluk için hayattaki tek amaç olduğunu anladım.
daha bir sürü şey var. kısacası siktir et birader, sırf kendini düşün.
tanıdıklarımdan gördüğüm kadarıyla, arkadaşı olarak tanıdığını dolandırabildiğinde sana daha fazla saygı duyuyor;
köpek çekildiğinde kendilerini daha fazla sana bağlıyorlar;
piçlik yapman, iyilik yapmandan daha karizmatik.
iyiler kurallara göre savaşırlar, kuralları kötüler koyar.
toplumun aman ağzımızın tadı kaçmasın Ali Rıza Bey mantığındaki kesiminin empoze ettiği düşünce tarzıdır. Günümüz şartlarında kesinlikle yapılmaması gereken bir durumdur. Ancak ota boka da şekillere girmeye gerek yoktur. Denge önemli
