Severdim. Onun iç dünyasını öğrenmek ister, kitap yaprağını çevirirkenki ciddiyetini incelerdim ona dokunmadan.
Belki başka bir zaman, onun huylandığı yerine dokunmaya çalışırdım, ürkütmeden.
Belki uzun zaman önce anlattığı şeyi hatırlar, onun şu anki durumunu anlarken bağlantı kurardım.
Belki neden kahveyi bu kadar çok sevdiğini sorardım. Belki onun her beğenisi ve yönelimini, macera hikayeleri dinleyen al yanaklı bir
Çocuk gibi dikkat kesilirek dinlerdim, ağzından dökülen her kelimeyi büyük bir iştahla yutardım. Imm,ona biraz daha yaklaşırdım.
Herkesin içinde dayanamayıp sarılır,tenini bir nefeste tüketmezdim.
Koşturmazdım, yormazdım, bitirmezdim onu. Bana açılsın, kendini açsın,açtıkça çoğalsın diye bana sunduğu imgeler bahçesinde daldan dala atlardım. Belki yeni imgeler ekerdim.
Çantasına küçük bir not atardım arada, yine salaklanma bütün gün,diye.
Hayır romantik davranmazdım. Her karışını keşfetmeyi bireysel proje bellerdim. Ama çok özür dilerim bedenler dünyasında yaşıyorduk değil mi?
Biraz sevmezdim. Tamam iyi bir insansin kale ama bir dediğin bir dediğini tutmuyor. Hani sen orda calisacaktin. Gene mi caydin. Hani sen gidecektin. Ee burdasin. Gibi, gibi.
Severdim zira masrafsız adamım çevremdekilerden birşey istemem onlarda benden istemesin isterim ama imkansız bir istek dahası iyi bir sırdaşım uzaktan soğuk görünsemde eğlenceliyimdir haddimi bilirim yani kesinlikle kendime bağımlı olurdum.
ilk bakışta bu tip ne amk der, sonra karmaşık iç dünyasıyla önyargılarımdan kurtulurdum. Ama sonra ne kadar boş biri olduğunu görüp ilişiği keserdim herhalde.
çok enteresan bir soru. aslında sorudan ziyade kendi cevabım beni biraz şaşırttı. 'nooluyo lan?!' dedim.
o anki karşılaştığım halimin duygu durumuna göre değişirdi.
'ayy amma çok konuşuyo lan bu', 'aa ne tatlı ya', 'ııy çok kendini beğenmiş', 'ne kadar sıcak kanlı', 'çok soğuk nevale'
şu yukardaki cümlelerin hepsini de kendim için sarf edebilirdim sanırım anki tanıştığım kff'nin moduna göre. bilemedim.