akşam içilen vodka-vişne suyunun midedeki yangını, köpek gibi içilen sigaraların boğazda yarattığı kusmuk tadı, kahvaltı yapmaktan soğutan dağınık mutfak tezgahı, havasızlıktan kömürlüğe dönmüş it bağlasan durmaz oda, parkelerin üzerinde kümelenmiş kıl taneleri, yıkanmayı bekleyen gömlekler, malum yerleri lekeli eşofman altları, tazyikli akmadığı için bi türlü ılık su akıtmayan şofben...çük gibi hisseder; çük olsan işemekten soğursun.
sabah yatmışsın ikindi vakti kalkmışsın, sigaranın tadı bok gibi, halsizlik var, açlık var iştah yok, plan yapmışsın üşengeçlikten ertelemişsin, telefonun şarjı bitmiş, sular kesik, saçlar yağlanmış, ortalık darmadağın, elbiseler ütülenmemiş, yarın iş başı, tuvalet kağıdı bitmiş, ayağına geçirecek bir çift terlik bile bulamamışsın, misafir de yoldadır... işte, bu ahval ve şerâit içinde kendini çük gibi hissetmektir.
