kendimi yakışıklı bulmamaktaktan sıkıldığım zamanlardan sıkılmaktan değil. bütün mesele moral. moralin yüksek olunca, gülümseyince, aynadaki kiri görmüyorsun. başkalarının fikri ve yakışıklılık çok da umrunda olmuyor. kendini inceliyorsun, tamam bu iş felan diyorsun içinden. ne işe yarayacaksa arada sırada böyle tribe giriyoruz. o an illa karşında sevdiğin insanın olmasını felan istiyorsun. birkaç saniyelik fakir hayali kurup kapıya biri vurunca hemen banyoyu terk ediyorsun. çok kısa sürüyor ne yalan söyleyim.
küçük iskender'in bunun için bir sözü vardır hatta "aynada kendini görüp yakışıklı bulan her erkek eşcinseldir. sonuçta beğendiği yine bir erkektir" diye. Ne kadar mantıklı tartışılır...